1. GİRİŞ
Tekstil denildiği zaman genelde ya kumaş ya da giysiler gibi konvansiyonel (geleneksel) tekstiller
anlaşılmaktadır. Fakat günümüzde tekstil çok çeşitli ve birbirinden farklı alanlarda kullanılmaktadır.
Son yıllarda yaşanan teknolojik gelişmeler tekstilin de kendi içersinde gelişmesine sebep olmuştur.
Tekstilin temel fonksiyonu olan örtünme ve dış etkenlerden korunmanın dışında günümüzde gelişmiş
ülkelerde tedavi amaçlı yara iyileştiren, kullanan hakkında bilgi veren, su geçirmeyip nefes alabilen, anti
bakteriyel, kimyasal ve biyolojik savaştan koruyan, depreme betondan 10 kat daha dayanıklı binalar vb.,
fonksiyonlara sahip sağlık, güvenlik ve enformasyon alanlarında geniş olarak kullanılabilecek tekstiller
istenmekte ve üretilmek için Ar-Ge çalışmaları yapılmaktadır.
Teknolojinin takibi ve yeni rekabet edebilir ürünlerin yapılabilmesi için bu ileri teknolojilerin takibi önem
taşımaktadır. Yeni fonksiyonel özelliklerin elde edilebilmesi, kompozit materyaller ve malzeme bilimi,
polimer bilimi ve elektronik bilim alanlarını da kapsayan bir çalışmayı gerektirmektedir..
2. TEKNİK TEKSTİLLERE GENEL BAKIŞ
Teknik tekstiller; estetik ve görünüş özelliklerinden daha çok, öncelikli olarak fonksiyonel özellikleri ve
teknik performansları için üretilen tekstil malzemeleri ve ürünleri anlaşılmaktadır. Teknik tekstiller pahalı, katma değeri yani getirisi oldukça yüksek ürünlerdir. Kimyasallara, olumsuz hava şartlarına,
mikroorganizmalara dayanıklı, yüksek mukavemet ve yanmazlık gibi üstün fiziksel ve performans
özelliklerine sahip ürünlerdir.
Teknik tekstillerin üretiminde polyester, polipropilen, naylon, viskoz, pamuk, cam ve aramid gibi sentetik
ve doğal lifler kullanılmaktadır. Teknik tekstiller, geniş ve dar dokuma, atkılı ve çözgülü örme, dokusuz
yüzey, halat ve eğrilmemiş lifler olarak değişik formlarda bulunabilirler. Bu formlardan en çok dokusuz
yüzey (non-woven)’lar büyük gelişme göstermektedir.
Teknik tekstiller; mukavemetin gerekli olduğu emniyet kemeri, hava yastığı, balistik yelek gibi ürünlerde,
takviyelendirmenin gerektirdiği helikopter pervaneleri, kayak, uçak kanadı gibi malzemelerde, katı-gaz,
sıvı-sıvı ve katı-sıvı ayrımında kullanılan filtrelerde kullanılmaktadır. Ayrıca yoğun ve yüksek gözenekli
yapısı sayesinde filtrasyon ve erozyon kontrolünde yani drenajda, ısıl, mekaniksel, kimyasal, elektriksel,
radyasyon ve elektro-manyetik alanlar gibi etkilerden korunma amacıyla, insan sağlığı açısından son
derece önemli olan ameliyat ipliklerinden, yapay kemik ve vücuda uyumlu yapay kan damarlarında kadar
birçok alanda da kullanılmaktadır.
Dünya teknik tekstil üretiminde ABD, Hindistan, Çin, Japonya, Đngiltere, Almanya, Fransa ve Đtalya önde
gelen ülkelerdir. “ABD ve Japonya ile rekabette bir parça geride kalan Avrupa Birliği 2010 yılında
dünyanın en rekabetçi bilgi temelli ekonomisi haline gelmek üzere çerçeve programlar yapmaktadır. 2002
– 2006 yılları için hazırlanan 6. çerçeve programın bütçesi 17,5 milyar euro olarak belirlenmiştir ki; bu
rakamın 2006 – 2010 döneminde 35 milyar euro olarak tayin edileceği tahmin edilmektedir. AB 6.
çerçeve programı kapsamında tanımlanmış olan 7 tematik öncelikli alan arasında nanoteknoloji, çok
fonksiyonlu malzemeler, yeni üretim süreçleri ve araçları gibi teknik tekstil konuları da yer almaktadır.
Bu konuda yapılacak projelere 1,429 milyar euro tahsis edilmiştir.”
Đngiltere’de teknik tekstil sektöründeki teknolojik gelişmelerin desteklenmesine büyük önem
verilmektedir. Teknik tekstiller, tasarım ve markalaşma, eğitim ve geliştirme, e-ticaret ve ihracat
konularında hükümet kaynaklarından destekler de verilmektedir. Fransa’da ise teknik tekstiller toplam
tekstil sanayinin %17,5 gibi azımsanamayacak bir kısmını temsil etmektedir [1].
Euratex (European Textile and Apparel Organization) Genel Müdürü Bay Lakin de 15 Aralık 2004
tarihinde tekstil komitesine yaptığı bir sunuşta dünya çapında rekabet ortamında özellikle de kotasız
süreçte bir kaç adım önde kalabilmek için, devamlı surette yenilik yapmaya, nanoteknoloji, çevre dostu
kaplamaların yeni formları gibi daha fazla fonksiyonel materyallere yönelmeye gereksinim olduğunu
vurgulamıştır ki; buradan AB’nin teknik tekstillere verdiği önem bir kere daha anlaşılmaktadır [1].
Teknik tekstiller kullanım alanlarına göre şöyle sınıflandırılabilir:
1) Zirai tekstiller (agrotech): Tarım, ormancılık ve su ürünlerinde kullanılan tekstiller
2) Đnşaat tekstilleri (buildtech): Bina ve inşaatlarda kullanılan tekstiller
3) Teknik giysiler ( clothtech): Giysi ve ayakkabıların astar ve benzeri teknik bileşenleri
4) Jeolojik tekstiller (geotech): Jeolojik tekstiller ile inşaat mühendisliği malzemeleri
5) Ev tekstilleri ( hometech): Mobilya, ev tekstili ve yer kaplamalarının teknik bileşenleri
6) Endüstriyel tekstiller (indutech): Filtrasyon, nakil, temizleme vb. sanayi tipi uygulamalar için tekstiller
7) Tıbbi tekstiller (medtech): Hijyenik ve tıbbi ürünler için tekstiller
8) Taşıt araçları için tekstiller (mobiltech): Otomotiv, gemi, tren ve hava taşıtları için tekstiller
9) Ekolojik tekstiller ( oekotech): Çevre koruma amaçlı tekstiller
10) Ambalaj tekstilleri (packtech): Ambalaj malzemeleri
11) Koruyucu tekstiller ( protech):Kişisel ve mülki koruma için tekstiller
12) Sportif tekstiller (sportech): Spor ve serbest (gündelik) giysiler için tekstiller [1]
3. ENDÜSTRĐDE KULLANILAN TEKNĐK TEKSTĐLLER
Endüstriyel tekstiller, inşaat ve yapılarda, filtrelerde, taşıma bantları ve aşındırma bantlarında, jeo-tekstil
olarak drenaj ve yollarda, baskılı devre plaketlerinde, tarım ve ekolojik tekstil olarak birçok endüstri
uygulamasında kullanılmaktadır.
3.1 Đnşaat ve Yapılarda Kullanılan Teknik Tekstiller
Tekstil malzemeleri yıllardır binalarda kullanılmaktadır. Bu malzemelerin kullanımı sentetik liflerin
kullanımı ile birlikte artmıştır. Günümüzde hava alanları, stadyumlar, spor salonları, fuar ve gösteri
salonları, askeri ve endüstriyel depolar gibi yerlerde bu malzemeler oldukça sık kullanılmaktadır. Bu
kumaşların binalarda kullanılmasının çok sayıda avantajı bulunmaktadır. Bir kumaş kılıfının ağırlığı tuğla
çelik veya betonun ağırlığının 1/30’u kadardır. Bu sayede hem maliyet azalmakta hem de daha az takviye
gerektirmektedir. Tekstiller fuar veya spor faaliyetlerinde kullanılabilecek engelsiz açıklıklar (tekstille
örtülen) sağlar. Oldukça kolay kurulup oldukça kolay sökülürler. Kolay zarar görmez ve çabuk tamir
edilirler. Deprem v.b. afetlere oldukça dayanaklıdırlar. Membran yapılar da binalarda kullanılmaktadır.
Sentetikle kaplanmış veya lamine edilmiş kumaşlar mukavemeti ve çevresel dayanımı artırmaktadır [2].
Çadırlar, tenteler ve güneşlikler gibi geçici yapılar tekstillerin en görünür ve belirli uygulamalarından
bazılarıdır. Bunlar, önceleri ağır pamuklulardan yapılırlarken, şimdi ise daha hafif, mukavemetli,
çürümeye, güneş ışıklarına ve hava etkilerine (sıkça ateşe) dayanıklı sentetik malzeme çeşitlerine artan bir
şekilde ihtiyaç duymaktadır. Oldukça yeni bir kategori sayılan “mimari membranlar” spor stadyumları,
fuar merkezleri (örneğin Greenwich Millenium Dome) ve diğer modern binalar gibi yarı saydam yapıların
inşasında göze çarpmaya başlamıştır. Đnşaat sektöründe tekstiller için potansiyel kullanım alanları hemen
hemen sınırsızdır [3].
Bazı tekstiller, duvarları rutubete karşı korumak için nefes alabilen membranlar olarak kullanılırken;
nonwoven cam ve polyester kumaşlar, halihazırda, çatı kaplama uygulamaları için büyük ölçüde
kullanılmaktadır. Lifler ve tekstiller bina ve ekipman yalıtımında da önemli bir rol oynamaktadır. Cam
lifleri şu anda tüm dünyada asbest liflerinin yerine kullanılmaktadır [3].
Son yıllarda Amerikan DuPont firması, inşaat ve binaların kullanımları esnasında ortaya çıkabilecek
sorunları önlemek amacıyla Tyvek adı altında su yalıtım örtülerini piyasaya sürmüştür. Tyvek örtüler,
nemin atmosfere serbestçe ve güvenli bir şekilde çıkışını sağlarken aynı zamanda hava girişini kısıtlayıp
su girişini engeller ve böylece binaların dış cephelerini korur. Tyvek, nefes alan su yalıtım örtüleri genel
olarak esnek, yüksek yoğunluklu polimerden mamul dokunmamış elyaf malzemeleridir [2].
Tekstil malzemeleri hafif olmalarından dolayı açık alanların üzerlerinin kapatılması maksadıyla gün
geçtikçe daha fazla kullanılmaktadır. Diyafram veya çadır bezi olarak niteleyebileceğimiz bu teknik
dokumalar farklı yapılarda, estetik amaçlı veya işlevsel amaçlı kullanılmaktadır [2].
3.1.1 Đnşaat tekstillerine örnekler
a) INVERSAbrane, çift taraflı inşaat membranı
Binanın dış cephesi dışarıdaki ortamla sürekli ilişki halinde bulunduğu için binanın korunmasında son
derece önemlidir. Ayşe Sulan Kolatan ve Bill McDonald`ın 2005 yılında tasarladığı “INVERSAbrane”,hem yeni hem de önceden yapılmış binalarda kullanımına uygundur. Tasarımlarında çift taraflı membran
kullanmışlardır. Çift taraflı membran, koruduğu yapıyla bina strüktürü arasında bir nevi bariyer görevi
yapmaktadır. “INVERSAbrane’ın olağanüstü yüzeyi, yapının dış ortamla olan irtibatını mümkün olduğu
kadar artırarak binanın çevresiyle arasındaki eko-sisteme bağlı değişime ayak uydurmasını
kolaylaştırmaktadır.”[3]
b) Greenwich Millennium Dome (Milenyum Kubbesi)
Yeni bin yılın başladığı nokta olan Đngiltere’nin Greenwich’inde 1 Ocak 2001 tarihinde dünyanın en
büyük kilisesi ve kubbesi, Greenwich’teki 0 meridyen çizgisine inşa edilmiştir. Bu kubbenin inşasında
teknik tekstil kaplamaları yani membran kullanılmıştır. Đnşasında kullanılan PVC, halkın büyük tepkisini
çekmiş ve kubbeyi inşa eden mimar ve mühendisler binanın çatısında cam fiber yapılı membran
kullanmak zorunda kalmışlardır.
c) Selle mücadelede tüplü sistem
Đsviçreli tasarımcılardan oluşan bir ekibin geliştirdiği bu sistem, sel sırasında etkili koruma sağlayarak
zaman kazandırdığı için piyasaya sunulmuştur. Takviyeyle güçlendirilmiş plastik tüpler, havayla
doldurularak şişirilip zincirleme olarak birbirine bağlanmaktadır. Sistemin yerleştirilmesi için biraz
zaman ve insan gücü gerekmektedir. Tüplerin yanına bariyerin sel olan kısmına doğru serilen “kenarlık”
(koruyucu tabaka) üzerindeki suyun ağırlığından yararlanarak tüplere sağlam şekilde tutunmaktadır.[3]
d) Karbon lif takviyeli kule prototipi
Bu ofis binası prototipi karbon fiber ve kompozit malzemelerden inşa edilmiştir. Geleneksel inşaat
tekniklerindeki gibi birbirinden ayrı parçaları monte etmekten ziyade, binanın temel strüktürü (esas yapısı) birlikte dokunmuştur ayrıca çift yüzlü transparan ve yarısaydam membranlardan oluşmaktadır.
Binanın strüktürü, silindirik hacminin çevresinde her iki yönde de sarılmış, karbon fiberden yapılmış
yüzlerce fit uzunluğundaki 40 tane sarmal banttan oluşmaktadır. Bükülmez dahili bir çekirdeğe ve
sağlamlık için kullanılan kolon serilerine ihtiyaç duyulmadan, bu 30cm genişliğinde ve 1inç
kalınlığındaki ince bantlar, binanın tabanından çatısına kadar aralıksız devam etmektedir. Böylece
oluşacak dikey basınç ortadan kaldırılmaktadır. Gerçek bir boru, içteki çekirdeğin yüksekliği boyunca
devam ederek havalandırma görevi de görmektedir [3].
e) Diğer inşaat tekstilleri örnekleri
Đnşaat alanında kullanılan teknik tekstiller çadır, çatı ve bina kaplamasında, stadyumlarda, kültür
merkezlerinin yapısında, şişirebilen yapısıyla alışveriş merkezlerinde, açılabilir tavanlarda, inşaat
bölgelerinde güvenlik amacıyla, yalıtım amacıyla izolasyonlarda, su ve yakıt tanklarında, gerilimleri iyi
taşıyabilen özellikteki yüksek performanslı liflerle binanın kolonlarında da kullanılmaktadır.
3.2 Filtrasyon Tekstilleri
Teknik tekstillerin en yaygın kullanım alanı, endüstriyel uygulamalardır. Fabrika içinde malzemenin bant
ile aktarılmasında, ürünlerin boylarına göre ayrılmasında veya filtreleme işlemlerinde, temizleme ve
perdahlama süreçlerinde özel dokulu teknik tekstiller her zaman aranmıştır. Yeni çevre yönetmelikleri,
neredeyse sınırsız kullanıma sahip nonwoven filtreleri öne çıkarmıştır. Nonwovenlar, yalnızca toz değil,
sıvı, gaz ve yağ filtrasyonuna da çözüm sunmaktadır [3].
Katı parçacıkların, tekstilden mamul filtre ortamında sıvılardan veya gazlardan ayrılması, sayısız
endüstriyel işlem için ürünün saflığını artıran, enerji tasarrufu sağlayan, üretim verimliliğini yükselten,değerli maddelerin geri kazanılmasına olanak tanıyan ve kirlilik kontrolünde genel anlamda artış sağlayan
en temel unsurlardan biridir. Filtre ortamının görevini tam olarak yerine getirirken genellikle son derece
ağır fiziksel ve kimyasal koşullar altında oldukça uzun bir süre çalışması beklenebilmektedir. Bir
operasyonun başarısı açısından performans son derece önemli olduğundan, kumaşın kullanım esnasında
bozulmasının, ürün kaybı, bakım ve üretim maliyetleri kaybı ile çevre kirletme maliyeti gibi, çok ağır
sonuçları olabilmektedir [2].
Filtrasyon kısaca bir maddenin diğerinden ayrılması olarak tanımlanabilir. Filtrasyonun temel amacı filtre
edilen maddenin saflığını artırmaktır. Filtrasyon kumaşlar vakumlu temizleyiciler, enerji santralleri,
petro-kimyasal fabrikalar, atık su kanalları, kimyasal ve kozmetik sektörlerinde ve yaygın olarak sigara
filtrelerinde kullanılırlar. Filtrasyon kumaşlarının toz tutma kapasiteleri kumaş tipine bağlı olarak % 25
ile % 99,9 arasında değişir. Tıkanma süresi de filtrasyon için önemli bir parametredir [2].
Filtrasyon mekanizmasına göre filtrasyonda kullanılan lif üzerinde oluşturulan statik elektrik yardımıyla
lifin çapından küçük olan partiküller life yapışmaktadır. Büyük olan parçalar ise kendi ağırlıkları ile
ortamdan ayrılmaktadır. Böylece filtrasyon işlemi gerçekleştirilmektedir.
3.3 GeoTekstiller (JeoTekstiller)
Jeo-tekstil yeryüzü-toprak anlamına gelen jeo kelimesi ile tekstil kelimelerinin birleşiminden meydana
gelmiştir. Jeo-tekstiller sadece tekstil materyallerinden oluşmuş geçirgen bir jeo-sentetiktir. Jeo-tekstiller;
binalarda temel malzemesi, toprak, kaya, yer ile, ya da insan ürünü projelerin, yapıların ve sistemlerin
entegre bir parçası olarak ilgili maddelerle birlikte her hangi bir jeoteknik mühendisliğinde kullanılan
tekstil ürünleridir [2].
Đnşaat mühendisliği alanında, toprak içerisinde veya toprakla temas halinde kullanılan membranlar,
“jeosentetikler” olarak adlandırılmaktadır. Bu terim, jeotekstilleri, plastik ızgaraları ve geçirgen olmayan
membranları kapsamaktadır. Jeosentetiklerin içinde en önemlilerinin, jeotekstiller olduğu kabul
edilmektedir. Jeotekstiller, sonsuz veya kesik lifler şeklinde veya dokuma, örme ve nonwoven kumaşlar
şeklinde olabilmektedir. Kullanım amacına göre, jeotekstillerin en önemli performans özellikleri çekme
dayanımı, yırtılma dayanımı, delinme dayanımı, su geçirgenliği, hava geçirgenliği, yatay su geçirgenliği,
ısı yalıtımı, gözenek boyutu, kalınlık, gramaj v.b., özelliklerdir [2].
Jeotekstillerin hammaddeleri poliolefin, polyester, poliamid ve polivinilklorür olmak üzere dört ana
polimer sınıfından oluşur. Poliolefin de kendi içinde polipropilen ve polietilen olarak ikiye ayrılır.
Jeotekstillerin yaklaşık ¾’ü polipropilen (PP); kalanı polyester, diğer polimerler ve doğal elyaflardan
üretilir. Jeotekstillerin fonksiyonlarını sınırlı bir süre yerine getirmelerinin beklendiği uygulamalarda da
keten, pamuk, jüt, sisal, abaka, kenaf, v.b. doğal lifler tercih edilmektedir. Jeotekstil alanında düşük
maliyet, düşük özgül ağırlıkları ve mukavemet özellikleri nedeniyle, PP elyafları, en önemli hammadde
niteliğini taşır. Ancak, yüksek mukavemet gerektiğinde polyester kullanımı da kaçınılmazdır. Maliyete
karşı performans dengesinde polyester günümüzün en uygun hammaddesidir. Poliproplen ve polietilen
ise, kimyasal açıdan en dirençli hammaddelerdir [2].
Dokuma, ısıyla birleştirilmiş, iğneleme ile sabitlenmiş, örme ve doğrudan toprak karıştırılmış elyaflar
olmak üzere beş temel jeo-tekstil tipi vardır. Jeotekstillerin kullanım alanları; yol inşaatları, kalıcı ve
geçici yollar, park alanları, yol genişletme, asfalt yenileme, hava alanları, demiryolları, bina inşaatları,
temeller, taban betonları ses emme özelliği, teras çatılar, bahçe çatılar, zemin uygulamaları, borular ve
kanalları, depolama alanları, spor sahaları, sevler, drenaj ve filtrasyon sistemleri, drenaj boruları, drenaj
kanalları, yüzey drenajı, bina drenajları, hidrolik yapılar, kıyı koruma yapıları, barajlar, liman inşaatları,
nehir yataklarının ve kanalların korunması, suni göletler, su rezervuarları, çöp ve atık depolama alanları
olarak sıralanabilir [2].
Gelişmekte olan ülkelerin altyapı yatırımları, tahmin edilenin üzerinde bir geotekstil ihtiyacı
getirmektedir. Bir tek proje için bile çok miktarda kumaş kullanıldığından maliyet önem taşımaktadır.
Geotekstiller konusundaki araştırmaların çoğu toprak dolguları, zehirli atık siteleri gibi uzun yıllar gömülü kalacak dayanırlıkta ve performanslarının sürekli olmasını gerektiren tekstiller üzerine
yapılmaktadır [3].
Her yıl artan geotekstil ihtiyacı, ülke içinde bölgesel çapta yerel üretimleri de mantıklı kılmaktadır. Son
yıllarda özellikle karayolu ihaleleri şartnamelerinde geotekstil kullanımının zorunlu hale getirilmesi, bu
pazardaki talebin katlanarak artacağının göstergesidir [11].
3.3.1 Jeo-tekstil örnekleri
a) Geonet (Geo-ag) ve geomesh (geo-file) örnekleri
Tensar firmasının üretimi olan bu geotekstiller farklı amaçlar için kullanılmaktadır. Bu örneklerde ya
toprak zemini güçlendirmek için ya da erozyon kontrolü için geliştirilmiş ızgara formundaki jeo-tekstil
yapılarıdır.Jeotekstiller özellikle yollarda kullanılmaktadır. Toprağın ince ve kalın katmanları arasında yerleştirilen
jeotekstil yağmur durumda yolun çökmesini engellemektedir.
3.4 Tarım Tekstilleri (Agrotech)
Tarım ve hayvancılık sektöründeki toplam üründe iklim koşulları önemli derecede etkili olmaktadır.
Tarımsal ürünlerin üretilmesinde olumsuz doğa koşullarının etkisinin en aza indirilmesi için ürünlerin
korunması, toplanması ve saklanması için tarım teknik tekstilleri kullanılmaya başlanmıştır. Tarımsal
alanları dolu, rüzgâr, doğal afet gibi olumsuz hava koşullarından ve zararlı böceklerden korumak için
nonwoven, örme ve dokuma konstrüksiyonlar önemli bir işlev yüklenmektedir [2].
Balıkçılıkta, tarımsal ürünlerin paketlenmesinde, bitkilerin büyüme sürecinin hızlandırılmasında,
ürünlerin UV ışınlarından korunmasında, besicilikte hayvanların hava şartlarından korunmasında,
tarımsal alanların ilaçlanmasında, yabani otların büyümesinin önlenmesinde, erozyon ve drenaj gibi
birçok uygulamada tarım teknik tekstilleri kullanılmaktadır. Bu uygulamalara yönelik ürünlerin tarım
sektöründe kullanımı son yıllarda yaygınlaşmıştır. Böylelikle, tarım teknik tekstilleri tarım ve hayvancılık
sektöründeki bir çok ihtiyacı karşılamış ve bir çok yeni uygulamayla eski yapıların yerine kullanılır hale
gelmiştir. Bu ürünlerin kullanımı tarım ve hayvancılık sektörlerindeki verimi, yıllık ürünü ve kaliteyi
önemli ölçüde artırmaktadır [2].
Tarım, ağaçlandırma ve balıkçılık sektörlerinde koruma, toplama ve saklama için artık daha fazla teknik
tekstil ürününe ihtiyaç duyulmaktadır. Tarım tekstilleri kategorisinde özellikle balık çiftliği malzemeleri
ve tarım uygulamaları için geliştirilen nonwovenların tüketimi hızla artmaktadır. Hafif gramajlı
“spunbonded” adı verilen nonwoven tülbentler simdi gölgelik, termal yalıtım malzemesi ve yabani ot
önleyici olarak kullanılmaktadır. Ağır nonwoven, örme ve dokuma konstrüksiyonlar rüzgar ve doludan
koruma amaçlı olarak görev yapmaktadır. Kılcal nonwoven hasırlar, nemin büyümekte olan bitkilere
dağıtılması için bahçecilikte kullanılmaktadır [3].
Erozyon önleme ve ağaçlandırma çalışmalarında, bitkilerin toprağıyla birlikte taşınması da yine tarım
tekstilleriyle yapılmaktadır. Sera kaplamalarında kullanılan plastik kaplamaların yerini, hızla, ortamın
ısısını ayarlayan teknik tekstiller almaktadır [3].
KAYNAKLAR
1. Teknik Tekstiller Üzerine Genel ve Güncel Bilgiler, ĐTKĐB Genel Sekreterliği AR&GE ve
Mevzuat Şubesi, 10 Mart 2005.
2. http://www.tekstilteknik.com/Referanslar/Tekniktekstiller.asp
3. Uçar, S., 2006, Teknik/Akıllı Tekstiller ve Tasarımda Kullanımları, Yüksek Lisans Tezi, Mimar
Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Tekstil ve Moda Tasarımı Ana Sanat
Dalı, Tekstil ve Moda Tasarımı Programı, s.168 – 184, Đstanbul.
4. www.arkitera.com
5. www.core77.com/materials
6. www.millennium-dome.co.uk
7. Sarah, B., Marie, O., 2006, Techno Textiles 2, p. 30,31,32 – 150, New – York
8. www.moma.org/SAFE:DesignTakesOnRisk
9. http://www.ndm.si.edu
10. Adanur, S., Technical Texiles, Auburn University Department of Textile Engineering Auburn, AL
36849 USA
11. www.hightex2005.com