Whatsapp Tekstil Kursları Destek Hattı

ASİTLERİN SELÜLOZ ELYAFINA ETKİSİ

 

 

ASİTLERİN SELÜLOZ ELYAFINA ETKİSİ

 

       Genel olarak, selüloz elyaf, bazlara karşı dayanıklı, asitlere karşı hassastır.

       Asitler, selüloz makromoleküllerindeki glikoz yapıtaşlarını birbirine bağlayan oksijen köprülerini parçalayarak, elyafa zarar verirler ki, bu durum da liflerin mekanik özelliklerinin bozulması ile kendini gösterir. Bu nedenle, selüloz elyaf asitlere karşı dayanıksızdır.

       Kuvvetli anorganik asitler, selüloz elyafındaki oksijen köprülerini kopararak makromolekülleri daha küçük parçalara bölerler, yani ortalama polimerizasyon derecesi düşer. Bu da elyaf özelliklerinin değişmesine yol açar .

        Asitlerin etkisiyle parçalanan selüloz elyafa Hidroselüloz adı verilir ve aldehit uç grupları nedeniyle indirgen özellik gösterir.

         Sonuç olarak, selüloz elyaf asitlere dayanıksızdır. Bu nedenle nötrleşme gibi işlemlerde organik asitler tercih edilmelidir. Belirli koşullar altında, kuvvetli asitler selülozu esterselüloz oluşturacak şekilde etkilerler.

         Selülozun kuvvetli anorganik asitlerle parçalanması, bazı terbiye efektlerinin elde edilmesinde kullanılır. Bunlar:

           * 51-54   Be ‘lik sülfirik asit ile saydamlaştırma sonucu organize imalatı;

           * Kimyasal aşındırma(yakma) baskılarda dantelimsi görünümelde edilmesi;

* Yünün karbonizasyonunda bitkisel atıkların uzaklaştırılmasıdır.

 

         Bitkilerden elde edilen liflerin kaynatılması, ağartılması ve boyanmasında dikkatle hareket etmek gerekir. Hidroselülozun asetil ve hidro bileşiklerinin çözülme kabiliyeti yüksek bulunan hidroselüloz ile elde edilmesi kolay olduğundan viskoz suni liflerinin, selüloz asetat ve selüloz format bileşiklerinin elde edilmesinde kullanılan bir hammaddedir.

          Hidroselüloz elde etmek için bir miktar glasiyal asetik asit alınır, bunun rengi sararıncaya kadar içine klor gazı sevk edilir. Bu suretle elde edilen çözelti 50-60  C kadar ısıtılır. Bunun için 5 kısım çözeltiye bir kısım pamuk hesabı ile lif katılır. Bir süre sonra bunun içinde pamuk erir,kıvamlı bir sıvı haline gelir. Bundan alınan numune, su ile kolaylıkla karışabilecek hale geldiği zaman, ısıtma işlemine son verilir. Elde edilen bu çözeltinin reaksiyonu nötr oluncaya kadar bir alkali çözeltisi ile yıkanır. Daha sonra kurutulur.

          Hidroselülozu iyotlu çinko veya iyodo iyot de potasyum çözeltisi ile muamele edersek maviye boyanır. Saf selüloz ise bu çözeltilerde menekşe rengini alır. Bundan başka selüloz 180  C’de sararır ve sonra karamelleşir.buna karşılık hidroselüloz bu hali 130-150  C’de gösterir.

YÜKSELTGEN MADDELERİN SELÜLOZ ELYAFINA ETKİSİ

 

       Yükseltgen maddeler ılıman koşullar altında selüloz elyafla çeşitli reaksiyonlar gösterirler. Ancak kontrolsüz işlemlerde, makromolekülleri parçalayarak elyafın zarar görmesine neden olurlar. -

       Selüloz makromoleküllerini oluşturan her bir glikoz yapıtaşında yükseltgenebilecek çeşitli alkol grupları mevcuttur. Bunların yükseltgenmesiyle aldehit, karboksilli asit, keton meydana gelir ve oksiselüloz oluşur. Daha ileri derecede C-C bağları kopar, yükseltgenme devam ettiğinde altılı halka açılarak esterselülozu oluşumuna kadar etki eder. Esterler bazlarla muamele edildiğinde, kendilerini meydana getiren alkol ve asidin tuzuna ayrılırlar. Bu nedenle, esterselülozlar bazlarla muamele edildiklerinde ester grubu üzerinden birbirine bağlı olan glikoz yapıtaşları birbirinden ayrılırlar. Yani, makromoleküllerde kopmalar olup polimerizasyon derecesi düşer.

       Oksiselülozlar indirgen özellik gösterir. Karboksilli asit grubu olan selüloz elyaf bazik boyarmaddeler ile boyanır.

      Esterselülozu oluşması dışındaki reaksiyonlar selüloza zarar vermediğinden yükseltgen ağartma maddelerinin kullanımının herhangi bir sakıncası yoktur. Ancak, selüloz elyafından yapılan mamüllerin ağartılmalarında çeşitli yükseltgen maddelerle çalışırken koşulları reçeteye göre ayarlamaya dikkat edilmelidir. Aksi halde, ağartma maddeleri ile reaksiyonlar kontrolsüz ve ağır koşullarda yapıldığında direkt oksijen köprülerinin kopması sonucu lifler zarar görür.

      Oksiselülozun direkt boyalara karşı afinitesi selüloza nazaran daha azdır. Oksiselülozlar katyonları, metal tuzları oldukça kuvvetli olarak tutar ki bu oksiselülozu karakterize eden bir olaydır. Oksiselülozun bazik boyalara karşı afinitesi yüksektir. Bu nedenle bu boyalarla mordansız olarak boyanabilirler. %0.5’lik metilen mavisi 70  C sıcaklıkta koyu mavi renge aynı boya banyosu içinde tabii selüloz ise daha açık şekilde boyanır.
kutuphanem.bilgievi