Whatsapp Tekstil Kursları Destek Hattı

Çağlayan tekstil işçileri: İş kolu farkı yok hepimiz ölüyoruz

Bahadır KILIÇ
İstanbul
 
Soma’da 301 işçi can verdi... Torun Center’de 10 işçi yaşamını yitirdi... Her gün ardı ardına iş cinayetlerinde ölen işçilerin haberleri geliyor. Bugünlerde Çağlayan tekstil işçilerinin dilinde işçi ölümleri var. Ölümlerin bile sayı üzerinden değerlendirildiğini söyleyen işçiler, sayı “az” olunca kimsenin üzerinde durmadığını dile getiriyorlar. Tekstil iş kolunun iş cinayetinden ölümlerin az olduğu bir sektör olarak anıldığını dile getiren işçiler, meslek hastalıklarının acısının ilerleyen yaşlarda çıktığına dikkat çektiler. Kot kumlamada çalışan binlerce işçinin genç yaşta silikozis nedeniyle öldüğüne dikkat çeken işçiler “Hepimiz patronların kâr hırsı yüzünden er yada geç ölüyoruz” dediler.
 
EN UCUZU İŞÇİNİN CANI
 
Öğle molasında bir araya geldiğimiz işçilerden Harun Ağa, “Yeni Türkiye adına dikilen inşaatlarda yapılan köprülerde işçiler öldürülüyor” diye konuştu. Patron baskısı ve işten atılma korkusu nedeniyle işçilerin ses çıkartamadığını ifade eden Ağa, şöyle devam etti: “Masraftan kaçmak için iş güvenliği önlemleri alınmıyor. Alınsa bile bir defaya mahsus göstermelik olarak alınıyor, devamı yok. Yenilenmiyor denetlenmiyor. Türkiye de en ucuzu işçinin canı.” Denetleme firmalarının aldıkları paradan başka bir şey düşünmediğini ve bu alanda büyük bir rüşvet çarkının döndüğünü söyleyen Ağa, “Tekstil, inşaat demeden bütün işçiler birlik olmalıyız. Kişisel çıkarlarımız peşine düşmektense hepimizin çıkarı ortak bunu bilerek hareket etmeliyiz” çağrısında bulundu.
 
ÖRGÜTLÜ HAREKET ETMELİYİZ
 
İşçilerin önlemlerin alınmaması nedeniyle can verdiğini anlatan Meral Par, “Tekstilde çok fazla iş kazası yaşamıyoruz, meslek hastalıklarına yakalanıyoruz. Hemen öldürmüyor, yaş ilerledikçe süründürüyor. Silikozis başta olmak üzere yakalandığımız hastalıkları önlemenin maliyeti çok düşük ama onlar bile alınmıyor. Denetim yok, işçilerde kendi sağlığını düşünmüyor sürekli çalışmak zorunda çünkü” dedi. İşçilerin birleşmesi ve örgütlü hareket etmesi gerektiğini dile getiren Par, şunları söyledi: “Önlem yoksa iş bırakmak lazım. Para candan daha değerli değil. Ama mecburiyetler. Asıl sorumlu denetlemeleri bile özelleştiren hükümettir. Cezalar artırılmalı daha caydırıcı olmalı.”
 
SOMA GERÇEĞİ GÖSTERDİ
 
Patronların para ve kârı insan canını ve sağlığından önde gördüğünü ifade eden Şevki Aslan, “Ben ilk başlarda yaşananların hepsini sabotaj olarak düşünüyordum. AKP’nin başarılarını çekemeyenlerin işi olarak düşünüyordum. Sonra Soma oldu fikrim değişti. İş cinayetlerinin sebebi tamamen ihmal. Bu olaylara karşı tek başımıza mücadele yetmez birlik olmalıyız. Sonunda tabiki TOMA ,gaz, cop malum. Geçenlerde evime polis geldi SGK borcum için. Benden alacağınız ufak paraların peşine polis takacağınıza, ölen binlerce işçinin sorumlularının peşine düşsünler” diye konuştu.
 
www.evrensel.net