Whatsapp Tekstil Kursları Destek Hattı

Çalışma hayatına giren kadının 'ilk giydiği marka' olacak

Yeni sahipleriyle birlikte hem Türkiye hem de yurtdışında büyüme kararı alan 45 yıllık perakende markası Batik, konsept değişikliğine de gidiyor. Bugün 60 mağazası bulunan ve hedef kitlesine çalışan kadını alan marka, 2026 sonuna kadar 75 mağazaya ulaşmayı hedefliyor. Markanın ihracattaki payı ise 5 yılda yüzde 30’a çıkarılacak.

mağaza batik

Türkiye hazır giyim ve perakende sektörün­de 45 yıldır faaliyet gösteren ve geçtiğimiz şu­bat ayında el değiştiren Ba­tik, yeni dönemde strateji ve konsept değişikliğine gidi­yor. Marka, kadın giyimin­de yeni bir adım atarak he­def kitlesine çalışan kadınla­rı aldı. İzmir merkezli Azra Plus Tekstil tarafından bu yı­lın başında satın alınan Ba­tik’in Yönetim Kurulu Baş­kanı Ömer Kahraman, “Stra­teji ve konsept değiştirip, kaliteye önem veren çalışan kadınları hedef kitle olarak belirledik.

Çalışma hayatı­na girdiğinde artık üniversi­tede giydiklerini giymek is­temeyen ama A plus marka­lara da parası yetmeyen bir kesim var. Amacımız bu ka­dınlara aynı kaliteyi daha uy­guna vermek. Çalışma haya­tına giren kadınların ilk aldı­ğı ürün olmak istiyoruz. Şu anda en büyük hayalim, ‘Ben çalışma hayatıma başlarken ilk ürünümü Batik’ten almış­tım’ cümlesini duymak” de­di.

Batik markasını Network, Beymen gibi markalar ara­sında konumlandırmak iste­diklerini belirten Kahraman, fiyat olarak ise daha ulaşıla­bilir olacağını kaydetti. Ba­tik’in şu anda tümü alışveriş merkezlerinde yer alan 60 mağaza ile faaliyet göster­diğini ancak bazı verimsiz mağazalardan çıkacaklarını ifade eden Kahraman, önü­müzdeki dönemde ilk hedef­lerinin büyük şehirlerin bi­linen caddelerinde mağaza­lar açmak olduğunu kaydetti.

Sektörde üretici, tedarikçi ve perakendeci olarak yarım as­rı aşkın bir süredir edindik­leri tecrübeyi bundan sonra Batik’i tekrar hak ettiği yere getirmek için kullanacakla­rını söyleyen Kahraman, ilk etapta Türkiye’de cadde ma­ğazaları ile birlikte 2026 so­nunda 75 mağazaya ulaşmak istediklerini belirtti.

Orta Asya operasyonları için Kuveytli ortak

Batik markası olarak 2030’da 81 ilde olmak iste­diklerini dile getiren Kahra­man, yurtdışı için de yeni bir strateji belirlediklerini söy­ledi. Yurtdışında yerel ortak­lıklarla birlikte hızlı bir bü­yüme stratejisi kurguladık­larını söyleyen Kahraman, “Yurtdışında büyümek için o ülkeleri bilen iş ortaklarının son derece önemli olduğunu düşünüyoruz.

Almanya’da ilk mağazalarımızı açmak için hazırlıklarımız son aşa­maya geldi. Bunun yanında Kuveytli bir grupla Orta Asya operasyonları için görüşüyo­ruz. Bu grup zaten bizim ön­ceden çeşitli kereler iş yap­tığımız bir gruptu.

Geçmiş­ten gelen güçlü ilişkilerimizi ve referanslarımızı önümüz­deki dönemde Batik için kul­lanacağız ve bunlar Batik’in büyüme hikayesinde çok önemli bir yer tutacak. Teks­tildeki yarım asırlık tecrü­bemizi ve aile olarak şimdi­ye kadar edindiğimiz tüm de­neyimleri Batik’i büyütmek ve hak ettiği yere çıkarmak için kullanacağız” ifadeleri­ni kullandı. Kahraman, 5 yıl içerisinde mağaza sayısının yüzde 35’ini yurt dışında ko­numlandıracaklarını belirtti.

“Üretim gücünü Batik ile markaya taşıyoruz”

Batik’in yeni sahibi Azra Plus Tekstil’in Yönetim Ku­rulu Başkanı Ömer Kahra­man, satın alma süreci ile il­gili de bilgiler verdi.

1970 yı­lından bu yana kadın giyimde dünyaca ünlü firmalara üre­timden toptan mağazacılığa, tedarikçilikten mağazacılık ve ihracata kadar hemen he­men her alanda yer aldıkla­rını belirten Kahraman, Zi­yal Ailesi’ne ait olan Batik’in 2019’da mali bir sıkıntı yaşa­dığını, ardından 2020 yılın­da Yılmazlar Mağazacılık ta­rafından satın alındığını ha­tırlattı. Ardından markanın en büyük bayisinin sıkıntıya girmesinin merkezi de olum­suz etkilediğini anlatan Kah­raman, “Bunun üzerine mar­kanın satışı için çeşitli fir­malarla görüşmelere başladı.

Uzun süredir Azra Plus Teks­til olarak üretimin yanın­da bir marka oluşturmak is­tiyorduk ve karşımıza böyle bir imkan çıkınca kasım ayın­da görüşmelere dahil olduk. Yaptığımız 3 aylık inceleme­nin ardından, Batik’in hem köklü geçmişi hem de kalitesi ve tanınırlığı ile bizim de he­deflerimiz arasında yer alan mağazacılıkla son derece iyi bir şekilde örtüştüğünü gör­dük. Bunun üzerine eski sa­hipleri Yılmazlar Mağaza­cılık’ı da ortak alarak şubat ayında BM Mağazacılık adın­da yeni bir şirket kurup Batik firmasını satın almaya karar verdik” dedi.

Üretimin merkezi Mersin ve Karaman

Batik’in yönetimine geç­tiklerinde ilk olarak tüm ba­yilerle birebir görüştükle­rini ve hedeflerini bayilerle paylaştıklarını anlatan Kah­raman, “Batik’in kendine ait bir üretim tesisi yoktu ve te­darik anlamında ciddi sıkın­tılar yaşanıyordu. İlk önce bu tedarik problemini çözdük. Operasyonumuz nisan ayı iti­bariyle oturmaya başladı ve hemen ardından da bayileri­mizden olumlu geri bildirim­ler almaya başladık.

Şu anda Mersin ve Karaman’da ken­dimize ait olan iki fabrikada yaptığımız üretimin yanın­da yurt içinden ve yurt dışın­dan da tedarik sağlıyoruz ve koleksiyonumuzu bu şekilde oluşturuyoruz” bilgisini ver­di. Türkiye ekonomisinde son dönemde yaşanan gelişmele­rin satın alma kararları üze­rinde bir tereddüt yaratmadı­ğını da söyleyen Kahraman, “Sıfırdan kurduğunuz bir markanın Batik ismine ulaşa­bilmesi için çok zaman gere­kir. Biz bu markalaşma süre­cini Batik’le ciddi oranda kı­salttık” yorumunu yaptı.

“Konkordato sürecine giren Batik değildi”

Son dönemde basında yer alan konkordato haberlerine de değinen Kahraman, Batik olarak bir konkordato süreci içerisinde olmadıklarını ve her şeyin planlar dahilinde ilerlediğini ifade etti. Konkordato ilan edenin Batik’in 23 mağazasına sahip olan MyGlobe olduğunu aktaran Kahraman, “MyGlobe, Batik’in gelişiminde ve büyümesinde yıllardır çok önemli rol oynamış bir şirket. Son dönemde konkordato ilan ettiler ve şu anda 20 bayileri var. Biz de onların bu zor durumdan kurtulmaları için elimizden gelen desteği vereceğiz, bundan sonra da bayilerimizle birlikte büyüyeceğiz. Batik açısından ise herhangi bir konkordato durumu söz konusu değil” dedi.

Kaynak: DÜNYA - İSTANBUL