Türk hazır giyim sektörü iç talepteki daralma ve Avrupa’da yaşanan ekonomik kriz nedeniyle 2013’de bir adım boyu bile yol gidemedi. Sektörün ihracatı 2013’deki 16 milyar dolar seviyesinde kalacak. İç pazarda hazır giyim harcamalarında reel olarak yüzde 3-4 arasında bir gerileme yaşanacak.
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Cem Negrin’e göre sektörün 2014 performansı 2013’ün altında kalacak.
Hükümetin ekonomide uyguladığı soğutma politikalarının iç talebi ve hazır giyim harcamalarını beklentilerin üzerinde yavaşlattığını anlatan Negrin, 2015 başında iç pazarda yüzde 10 büyümeyle 55 milyar TL’lik bir hazır giyim harcaması beklenirken ekonomideki yavaşlamaya bağlı olarak harcamaların 51-52 milyar TL seviyesinde gerçekleşeceğini vurguladı.
Negrin, hükümetin temkinli büyüme politikasıyla 2014’te talepte ve hazır giyim harcamalarında büyümenin sınırlı kalacağını belirterek Merkez Bankası’nın Türk Lirası’nın değerine ilişkin politikasının da sektörün ihracattaki rekabet gücünü ve ihracat büyüklüğünü olumsuz etkileyeceğini söyledi. 2014’te sektörel gelişmeyi Avrupa Birliği’ndeki ekonomik toparlanmanın seyri ve iç pazarda hane halklarının tüketim eğiliminin belirleyeceğini vurgulayan Negrin şu değerlendirmeyi yaptı:
“Sektörde 2014’e ilişkin hedefleri gerçekleştirmeye engel olabilecek birkaç gelişme var. Bunlardan ilki AB pazarında işlerin daha da kötüleşmesi ve borç sorununun içinden çıkılmaz hale gelmesidir. İçeride ise kredi notu artışıyla birlikte sıcak para akımının artması ve Türk Lirası’nın değerlenmesi, özellikle de Avro karşısında güçlenmesi, yine içeride hazır giyim sektöründe üretimde kullanılan ithal girdiler üzerine ilave korunma önlemleri alınmaya devam edilmesi ve son olarak da Suriye konusunda yaşanacak bir çatışma olasılığı.”
Yapısal ve kalıcı tedbir alınmalı
İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi, Türkiye ekonomisinin uzun vadede toparlanabilmesi ve dünya ekonomisi içinde daha iyi bir konuma gelebilmesinin, yapısal ve kalıcı tedbirlerin alınmasıyla mümkün olacağını söyledi. Bunun için tüketen bir ekonomiden üreten bir ekonomiye geçilmesi gerektiğine dikkat çeken Tanrıverdi, 2014’ün de 2013 gibi toparlanma içinde geçeceğini anlatarak “Ancak AB ülkelerinde devam eden ekonomik istikrarsızlık ile komşu ülkelerde yaşanan siyasal belirsizliklerin giderilmesiyle Türkiye ekonomisi tekrar yüksek büyüme rakamlarını yakalayabilir” dedi.
Birim fiyatları azaldı
İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi, hazır giyim ve konfeksiyon sektörü olarak yerli üretim ve hammadde kullanmaya özen göstermelerine rağmen dünya fiyatlarıyla rekabet edebilmek için yurtdışından hammadde alımı yapmak zorunda olduklarını, hammadde ithalatının önündeki engellerin kaldırılması gerektiğini anlattı. Hazırgiyim ve konfeksiyon sektörünün imalat sanayisi içinde; üretimde yüzde 8.3, istihdamda yüzde 13.5’lik (1.5 milyon kişi) payla ilk sırada olduğunu kaydeden Tanrıverdi, “Birim fiyatlarımızın geçen yıla kıyasla azalmış olmasından dolayı ihracatımız değer bazında düşmüş durumda. 2014 itibarıyla AB ülkeleri başta olmak üzere yurtdışı pazarlardaki daralmadan, perakende piyasalarındaki olumsuz koşullardan etkileniyoruz” diye konuştu.
Yatırım için güvenlik istiyoruz
Cem Negrin, “Büyük şehirlerde çok pahalı hale gelen üretim maliyetleri nedeniyle yeni yatırım teşvikleriyle 6. bölge gibi daha düşük maliyetli alanlarda yeni yatırım isteği bulunuyor. Yatırımlar daha çok örme ve dokumda konfeksiyon-entegre ağırlıklı olarak düşünülüyor. 6. bölgede ilave lojistik maliyetleri, arsa ve kapalı alan eksikliği, nitelikli işgücü yetersizliği gibi sıkıntılar ve bölgedeki güvenlik riskleri nedeniyle fiili yatırımlar henüz istenilen seviyede değil. Bu kısıtların ortadan kaldırılmasıyla hızlı bir yatırım seferberliği olabilecek” dedi.
patronlardunyasi.com