Haute Couture Nedir

Haute Couture, kişinin özel beğenisine göre tasarlanmış, sadece bir tane olup; kişiye özel tasarlanan elbise anlamındadır. Haute Couture kelimesi Fransızca kökenli bir moda terimidir. Couture kelimesinin sözlük anlamı; elbise dikmek, dikiş veya iğne ile işlemek anlamına gelmektedir. Haute ise yüce, muhteşem, şık ve zarif demektir. İki kelimenin biraraya gelmesiyle oluşturulan ''Haute Couture'' deyimi ise giyim sektöründe mükemmel bir sanatçılığı ve tekliği ifade eder. Buna karşın, her özgün ya da kişiye özel yapılan tasarım haute couture olarak sınıflandırılamaz. Genellikle üst gelir seviyesinde elit müşterilerin beğenisine göre hazırlanan giyim türüdür. Yani kişinin kendi tercihlerine (renk, aksesuar, taşlar vb.) göre yapılan tasarımlardır. Haute Couture olarak hazırlanmış bir giysi aldığınızda bu giysinin en üst düzeyde moda akımı ile hazırlandığını ve bu giysinin couture tasarım yapan bir moda evinde dikildiğini bilirsiniz. Ayrıca bir Haute Couture müşterisi, sadece aşırı özenli kesim metodları ile hazırlanan giysinin vücuduna tam olarak oturacağını bilir. Bu metodlarla hazırlanan bir giysinin el işçiliği süreci bir takım elbisede 30 ile 50 saate kadar kadar çıkabilmektedir. Pahalı Haute Couture Kumaşları, Houte Couture çalışan moda evleri ipek, ince yünlü, kaşmir pamuklu, keten, deri, süet veya kürk gibi pahalı kumaş ve aksesuarları kullanır.

 

Tarihsel bir gerçeklik Haute Couture mantığı ilk kez yaratıcılığa yönelik bir terim olarak 19. yüzyılda Fransa'da Charles Frederic Worth tarafından oluşturulmuştur. 1945 yılında ise Fransız Kanunları ''Haute Couture'' terimini koruma altına almıştır. 19. yüzyılda 3.Napolyon için çalışmak üzere Londra'dan Paris'e gelen Charles Frederic Worth, Haute Couture mantığını ilk oluşturan kişidir. Paris'e gelişinden 5 yıl sonra ise geleneksel giysi üretiminde bir çığır açarak modern Haute Couture'u ortaya çıkardı: Müşterilerini atölyesine davet ederek koleksiyonlarını canlı modeller üzerinde sergiledi. Bu sistemden önce müşteriler tasarımcıları evlerine çağırır ve ne istediklerini söylerlerdi. Worth'un bu mantıkla çalışan modaevi 1956 yılında kapandı. Worth'den sonra gelen Jacques Doucet; Degas, Monet, Van Gogh gibi sanatçılardan etkilenerek Worth'un adımlarını takip etmiştir. Doucet 1898'de bu konuda yeni bir çığır açarak ''kültürlü tasarımcılar'' mantığını devreye sokmuştur. Kolayca anlaşıldığı üzere Haute Couture'un prestiji tarihinden gelmektedir; marka ne kadar eski olursa o kadar başarılıdır. Haute Couture giysiler benzersizdir ve modası kolay kolay geçmez. Onları yaratan markalar dünyaca ünlüdür. Bu elbiselerin imajları asla değişmez ve zaman onlara değer katar. Modellerde değişiklik yapmak gerekmez, kendilerine başarıyı getiren kişilikleri ile bu elbiseleri oluşturan tasarımcılarına duyulan güveni yansıtırlar. Bu markaların imajı ebedidir, marka sahipleri markalarını büyük harflerle giysilerin veya diğer ürünlerin üzerine yazarak bu markaların efsane olmasını sağlarlar. Marka işaretleri müşteriye referans demektir, müşteri tanıdığı, bildiği, güvendiği markayı bu işaretlerle tanır. Bu markaların her biri benzersizdir ve her bir modaevi kendi moda çizgisini oluşturmuştur.

tekstilsayfasi.blogspot.com