Fransa'nın başkenti Paris'teki Nord- Villepinte fuar alanında Premiere Vision Pluriel çatısı altında 5 fuar düzenlendi. Yılda iki kez düzenlenen fuara, İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) milli katılım gerçekleştirdi.
Expofil (elyaf ve iplik), Première Vision (giyim kumaşları), Indigo (desen), Modamont (aksesuar ve tekstil yan sanayi) ve Zoom (fason konfeksiyon) ve Deri sektörleri yer aldı. Paris Büyükelçisi Hakkı Akil Ticaret Müşaviri Cem Topbaş Premiervision Türkiye temsilcisi Haluk Ongan stantları ziyaret etti. Dice Kayek marka yaratıcıları Ayşe ve Ece Ege kardeşler hazırlayacakları koleksiyon kumaşlarının seçimi için fuarda Türk firmalarını ziyaret etti.
Ece Ege, şöyle konuştu:
"2015-16 Sonbahar kış koleksiyonunun kumaş seçimi için premier vizyona geldik. Yünsa'nın standından koleksiyonlarını çok beğendim. Seçimlerimizi Türk kumaşlarından yapmayı tercih ediyoruz. Hem avantajları var. Takip etmesi de çok kolay kendi ülkemizden olduğu için. Birbirimize destek olmayı tercih ediyorum. Çok güzel haytek kumaş yapıyorlar. Yünsa her zaman lokomotif Türk olarak ta ilk premiervizion'a katılan firmalardan. Şimdi de iş birlikteliğimiz devam etmekte."
Yünsa Genel Müdürü Cem Çelikoğlu ise şunları söyledi:
"Üreticilerin Uzakdoğu rekabeti karşısında ciddi anlamda kayba uğramasıydı. Burada önümüzde iki seçenek vardı. ya ciddi anlamda rekabete girecektik. ya da üst grup kalitelere gidecektik. Biz ikincisini seçtik koleksiyon kalitesini ciddi anlamda artırdık. Firmanın içerisinde verimlilik çalışmalarına devam ettik. Bu bizi daha çok rekabetçi kıldı. Bu gün ciddi anlamda üst gruptan müşteri alıyoruz. Üretimin yüzde 80'ini ihraç ediyoruz. 12 yıldan bu güne üretimimiz yüzde atmış arttı. Bu gün Avrupa'daki en büyük kapasiteye sahibiz. Dünyada dördüncü büyük kapasite sahibiyiz. Çalışmalarımıza büyük bir keyif ve gururla devam ediyoruz. Tüm müşterilerimize daha kaliteli ve ürün ve servis vermeye devam edeceğiz. Katılımcılar mutlaka fark yaratmaları gerekiyor. Bu gün bir Çin, Hint firmasının ürettiği kumaşın aynısını üretip burada gelip satma şansı yok. Bu gün Türkiye coğrafya olarak Üst gruba hitap etmesi katma değer üretmesi gereken servisle bunu pekiştirmesi gereken bir ülke. Kimse kendinden önceki kuşakların ürettiği şeyleri üretmeye devam etmesin. Muhakkak ürününü geliştirsin. Bunu yaptığı ve arkasına da servis koyabildiği sürece Ar-Ge ile de destekleyebildiği sürece herkesin ciddi anlamda şansının açık olduğuna inanıyorum."
İstanbul Tekstil İhracatçılar Birliği Başkanı İsmail Gülle de fuarla ilgili şu bilgileri verdi:
"Bu fuar dünyanın en prestijli fuarlarından biri. Üzülerek söylüyoruz. 2003 yılına kadar bu fuar Türkleri kabul etmiyordu. Bunun sebebi Türk tekstilinin agresif bir şekilde büyümesi ve başarısından dolayı çekinerek fuara almıyorlardı. 2003'de alternatif bir fuar düzenlendi. Bir otel lobisinde yapıldı. O fuara katılanlarıda tutukladılar ve bir gün göz altında tuttular. Eş zamanlı otel lobisinde yapılan bir fuardı. Fransızlar bundan rahatsızlıklarından polis şikayeti ile hem organizasyonu durdurdular. Hem de katılanları göz altına aldılar. Ondan sonraki süreç içinde yavaş yavaş Türk firmalarının da bu fuara katılması başladı. İki üç firma ile başladı. Bu gün gelinen noktada yetmişe yakın firma katılıyor. Fuarın da konsepti değiştiği için tekstile üretimle ilgili olan hammadesi ile ilgili olan her türlü üreten arkadaşlarımız burada. Hem ziyaretçi açısından önemli hem de prestijli ve seçme kritelerindeki zorluktan dolayı önemli katılım açısından."
Türkiye'nin tekstilinin her geçen sene büyüdüğünü belirten İsmail Gülle sözlerini şöyle sürdürdü:
"İhracat yüzde 16 artışla gidiyor. Oldukça başarılı. Başarının arakasında değerli üreticilerimizin göstermiş olduğu başarının etkisi var. Burdaki kalite belli bir katılım standardını hiç bozmadan aldıklarından fuarı başarılı kılan bu. Her katılımın kabul edilmemesi. Koleksiyon ve yeni tasarımlar geliştirenlerin alınması nedeniyle bu fuarın yenilikleri ortaya çıkarması nedeniyle önemli. Bu fuara katılan herkes yeni koleksiyonlar ve yeni ürünler hazırlamak durumunda. Takipçiliği kopyacılığı yönünde bir ürün sağlamıyorsa onlar açısından fayda sağlıyor. Yoksa fuar idaresi onları bir dahaki sefer almıyor. Katılan kadar katılmak isteyen firmamız var. Ümit ediyoruz ki bu artacaktır. Kaliteli üreticilerimiz bu fuarlara ürünlerini gösterecektir. Buralara katılımla başarı ihracatımıza da etki ediyor. Bu zamana kadar yapılmış işlerle başarılı bir performans sergilemiş oluyoruz. Kriterlere uymayan firmaların baş vurusu reddediliyor. Bu fuara katılabilmek için kendilerini geliştirerek fuara katılmaya hazırlamış oluyor. Türkiye'nin yüz akı firmalarımız var. Gerek yünlüde, pamukluda, ipekte, ipekte başarılı firmalarımız var. Ümit ediyoruz daha çok firma katılımı ile bu fuarın meyvelerini hep birlikte toplama imkanı buluruz."
İTHİB Başkan yardımcısı Fatih Bilici de "Katılımlarımız genelde yüksek oluyor. Gelen müşteri kitlesi de dünyanın her yerinden geldiği için bu alanlarda ki en iyi fuarlardan biri. Genelde potansiyel alıcılar geliyor ve ihracatımız için çok faydalı bir fuar" diye konuştu. - Paris
haberler.com