Whatsapp Tekstil Kursları Destek Hattı

Özbek Büyükelçi Kadirov'dan, Türk İşadamlarına Davet

Özbekistan'ın Ankara Büyükelçisi Kadirov: "Özbekistan olarak Türk işadamlarının desteğine ihtiyacımız var. Özellikle tekstil sektöründen yatırımcıları bekliyoruz. Biz iki kardeş ülkeyiz"Özbekistan'ın Ankara Büyükelçisi Ulfet Kadirov, Isparta'da çektiği elma bahçelerinin fotoğrafı sayesinde, Türkiye'den Özbekistan'a 300 binden fazla elma fidanı gittiğini anlattı.
 
Türkiye'de 8 yıldır görev yapan Kadirov, kendini evinde gibi hissettiğini, özellikle Ramazan ayını burda geçirmekten duyduğu mutluluğu belirtti. Kadirov, Türkiye'de bir diplomatın ortalama görev süresinin ortalama 2 ila 4 yıl olduğuna vurgu yaparak bu yönüyle Türk insanını ve toplumunu çok yakından tanıma fırsatı bulduğunu söyledi.
 
Ülkesindeki ramazanların Türkiyedekinden farklı geçmediğini, Özbekistan'da da mahalle iftarı geleneğinin hakim olduğunu dile getirdi. Kadirov, her iki ülke arasındaki ekonomik faaliyetlere de dikkati çekerek Özbekistan'ın Türkiye'nin desteğine ihtiyacı olduğunu ifade etti.
 
Türkiye'nin, zor zamanlarda sürekli Özbekistan'ın yanında olduğuna dikkati çeken Kadirov, ekonomi alanında Türkiye ile işbirliği yapmak istediklerini vurgulayarak öyle konuştu:  
 
"Özbekistan olarak Türk işadamlarının desteğine ihtiyacımız var. Çünkü siz dış ticareti ve dünya pazarını biliyorsunuz. Şu an Özbekistan'da, 80'i tamamen Türklere ait firba bulunduğunu, Özbek-Türk ortaklığıyla da 575 firmanın faaliyet gösterdiğini söyledi. Bunların saysını hep beraber arttırmamız lazım. Özellikle tekstil sektöründen yatırımcıları bekliyoruz. Biz iki kardeş ülkeyiz. Nüfusumuzun yüzde 60'tan fazlası 18-35 yaş arası gençlerden oluşuyor. Bu yönüyle de Türkiye'yle benzerlikler gösteriyoruz."
 
-"Özal heyetinin hediye ettiği yoğurt makinasını hala saklıyorum"-
 
Büyükelçi Kadirov, mesleğe ilk başladığı yıllarda Özbekistan Dışişleri'nden çalışırken merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal ve heyetinin Özbekistan'a yaptığı ziyaretle ilgili bir anısını ise şöyle anlattı: 
 
"93 yılında, ben daha Dışişleri Bakanlığında genç bir memurken, merhum Özal ve heyeti, Özbekistan'a gelmişti. Meslek hayatımın ilk hediyesini de Türk heyetinden almış oldum; bana bir yoğurt makinası armağan etmişlerdi. Tabii bizim buranın yoğurt yapma şekli biraz farklıdır. Makinayla Epey uğraştım ama bir türlü Türk yoğurdunu tutturamamıştım. Bana gençlik yıllarımı, merhum cumhurbaşkanınızı hatırlatan Özal heyetinin hediye ettiği o makinayı hala saklarım."
 
-Günlük 500 kilo pirinçten pilav-
 
Kadirov, Türk mutfağı ve Özbek mutfağının benzerlik gösterdiğini ancak kendi ülkesindeki kavun ve üzümün tadını burada bir türlü bulamadığını dile getirdi. Türklerin ekmek ve pilavdan korktuğunu hayretle karşıladığını söyleyen Büyükelçi, "Annem 89 yaşına kadar hergün bol ekmek ve pilav tüketirdi, bir kez bile doktor yüzü görmedi. Pilav ve ekmekten korkmayın" dedi. 
 
Ülkesinden en çok tüketilen yemeğin Özbek pilavı olduğuna vurgu yapan Kadirov, çoğu restoranın sadece özbek pilavı servis ettiğini kaydetti. Kadirov, Özbekistan'da günlük 500 kilogram pirinçten pilav yapıldığını, özellikle yaşlılar tarafından günde 3 öğün tüketildiğini anlattı.
 
Türk mutfağını çok sevdiğini ve Özbek yemekleriyle çok benzediğini belirten Kadirov, "ne zaman yurtdışına çıksam ilk işim Türk lokantasının yerini öğrenmek oluyor. Çok şükür dünyanın her yerinde varsınız, biz de gönül rahatlığıyla yemek yiyebiliyoruz" ifadelerini kullandı. 
 
-"Fotoğrafını çektim, Özbekistan'a 300 binden fazla elma fidanı götürdüm"-
 
Kadirov, Türkiye'de birçok farklı gezme fırsatı bulduğunu, Doğu Anadolu Bölgesinden Ege'ye kadar her bölgeyi ziyaret ettiğini söyledi. Gittiği şehirlerde özellikle köyleri ziyaret eden ve köy halkıyla sohbet ettiğini belirten Kadirov, çektiği bir fotoğraf sayesinde Türkiye'den Özbekistan'a elma fidanı ihraç edildiğini şöyle anlattı: 
 
"Isparta'ya gitmiştim. Çok güzel elma bağları vardı. Birkaç kare fotoğraflarını  çektim. O fotoğraflar bir şekilde Özbekistan'a gitti. Yetkililerin fazlasıyla ilgisini çekti. Böylece bugün Özbekistan'da 300 binden fazla elma fidanı götürdüm. Böylece, Isparta'da görüp imrendiğim elma bağlarının aynısı şu an Özbekistan'da" - Ankara
(AA)