Pamuklu Malzemelerin Apresi
1. Pamuklu Malzemelerin Apresi
Apre, tekstil terbiye proseslerinin son basamağını oluşturan ve malulün kullanımın,tutum ve görünüm özelliklerini etkileyen yeni özellikler kazandıran işlemlerdir.
Apre, beyaz olarak kullanılacak mamullerde ağartma, renkli olarak kullanılacak mamullerde boyama veya baskı işlemlerinin tamamlanmasından sonra yapılır.
Pamuk, dünyada en fazla üretilen ve tüketilen elyaftır. kullanım yerleri de geniş bir çeşitlilik gösterir. Her kullanım yerinin de kendine özgü kullanım özellikleri gerektireceği açıktır. Buna göre, yağmurluk için kullanılacak pamuklu kumaşın veya poplin gömleklik kumaşın apre işlemleri farklılık taşır.
Genel olarak, pamuklulara uygulanabilecek apre işlemleri tablo – 1’de sıralanmıştır. Bunlardan hangilerinin gerekli olduğu, üstte bahsettiğimiz gibi kullanım amacına göre belirlenir. Örneğin, şardonlanacak bir kumaş kalandırlanmaz veya iç çamaşırlık kumaşa sert tutum apresi uygulanmaz.
Pamuk ipliği, pamuklu dokuma ve pamuklu örme malzemelere uygulanan apreler; kimyasal (yaş) apre işlemleri ve mekanik (kuru) apre işlemleri olarak sıra ile anlatılacaktır.
Kimyasal (yaş) Apreler; yumuşatıcı apre, kir iticilik apresi, buruşmazlık apresi, tutuşmazlık apresi, anti mikrobik apre vb. gibi özel bir kimyasal madde içeren apre flottesinde uygulanan işlemlerdir.
Mekanik (kuru) Apre; şardonlama, zımparalama gibi mekanik etkilerle efekt kazandırılan apre işlemleridir. lamul lkuru formdadır ya da elyafın korunması veya işlem kolaylığı açısından hafif nemli durumdadır.
2. PAMUKLU İPLİK APRESİ
Pamuklu iplik apresi, iki ürün tipinde söz konusudur.
1. Dikiş ve nakış iplikleri,
2. El örgü iplikleri.
İplik apresi, özellikle dikiş ve nakış ipliklerinde önemlidir. Dikiş ve nakış ipliğinin makinede sorun çıkarmadan işlenebilmesi amacıyla yumuşaklık, kayganlık, yüzey düzgünlüğü kazandırılması gerekir. Bu; işlemin kesiksiz bir şekilde sürdürülmesi için gereklidir.
Çeşitli terbiye ve apre işlemlerinin pamuklu ipliklere kazandırdıkları özellikler, dikiş ve nakış iplikleri için önemlidir. Dikiş ve nakış iplikleri; merserize etme, yumuşatma, parlatma, parlaklık kazandırma gibi çeşitli terbiye işlemlerine tabi tutularak imal edilirler.
Merserizasyon bir ön terbiye işlemi olup; daha sağlam, daha parlak ve daha düzgün yüzey oluşturan, pamuklu veya pamuk kaplı polyester nüveli dikiş ipliklerine uygulanan, germe etkisi altında sudkostik banyosunda muamele etme işlemidir. Merserizasyon, pamuğun boyar maddeye afinitesini ve boya haslığını iyileştirir, mukavemetini arttırır. İplik apresinin diğer önemli bir uygulama alanı el örgü iplikleridir.
2.1. İplik Apresinin Uygulama Şekli
İplik apresi iki şekilde uygulanabilir:
1. Aparatta, ağartma ya da boyama işleminden sonra son durulamada katyonik ya da non – iyonik yumuşatıcı, mikro – emülsiyonları, vb. çektirme metoduna göre aktarılır. Beyaz mallarda non – iyonik yumuşatıcı tercih edilir.
2. İplik Sarımı Sırasında ipliği aktarma düzeneğinden geçirmek suretiyle. Bu yöntemde; sıradan mallarda parafin (uygulama sırasında ısıtma gerektirir), normal mallarda polietilen emülsiyonları, lüks mallarda silikon katkılı aktarma yağları aplike edilir. Silikon pahalı olduğu için yalnızca dikiş ipliklerinde kullanılır.
3. AVİVAJ
Avivaj, ipliğin bazik işlemi, ağartılması, boyanması sırasında kaybetmiş olduğu yumuşaklığı, tutumu tekrar kazandırmak amacıyla yapılır. Bu, son avivaj olarak adlandırılır. Kumaş apresinde kullanılan yumuşatıcılar avivaja uygundur.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
||
|
|
|
|
|
|||||||
|
|
|
|
|
|
|
|
||||
|
|
|
|
|
|
||||||
|
|
|
|
|
|
|
|||||
|
|
|
|
|
|
|
|
||||
|
|
|
|
|
|
|
|
|
TABLO – 1
İpliğe gıcırtılı bir tutum veriliyorsa (özellikle örgü ipliklerinde hoş bir duygu verir), süt asidi veya formik asit ilave edilir. Avivaj işlemleri, terbiye işlemleri sırasında veya son durulama işlemlerinde yapılabilir. Bu durumda; avivaj maddelerinin diğer maddelerle geçinirliğinin iyi olması, dayanıklı olması gerekir.
4. KAYGANLAŞTIRMA
Sıradan ipliklerde apre işleminde nişasta, tutkal veya parafin kullanılmakta ise de, kaliteli ipliklerde silikon esaslı maddeler ve silikon katkılı aktarma yağları ile polietilen emülsiyonları kullanılmaktadır.
Dikiş ipliklerine uygulanan silikon apresi, ipliğe kayganlık ve yumuşaklık verir. Dikiş makinelerinde sürtünmeden dolayı meydana gelen ısınmayı ve iplik kopuşlarını minimuma indirir. Yüzeyde düzgün bir film tabakası oluşturarak iplikteki tüylenmeyi engeller. İpliğin canlı görünmesini sağlar, iplik rengini değiştirmez.
Polietilen emülsiyonların yumuşaklık verme efekti az, kayganlaştırma efekti fazla olduğu için, iplik apresinde, kumaş apresinden daha fazla tercih edilir.
Kayganlık sağlayıcı maddeler, dikiş ipliğini bobinden masuraya aktarırken direkt olarak aktarma silindirleri yardımıyla ya da aparatta çektirme yöntemi ile uygulanır.
Silikon elastomerler elyafa kayganlığa ilave olarak esneklik özelliği de sağlamaktadır.
5. TUTUM APRESİ
Tutum apresi, kumaşın dokunma özelliklerini isteğe bağlı olarak geliştirme veya değiştirme apresidir.
5.1.Tuşe (tutum) tanımı
Tuşe, tutum; kumaşın elle tutulduğunda yararlanılan hisse göre değerlendirilen kabalık, düzgünlük, sertlik, yumuşaklık, kalınlık gibi sunulan özellikleridir.
Ayrıca, bu durum; malzemenin boyanması, basılması yada aprelenebilmesi için de gereklidir. Bu amaçla; bazik işlemlerle yağ ve mumlar uzaklaştırılır. Pamuğun kendine özgü yumuşaklığı ortadan kalkar. Bu nedenle, çoğu zaman yumuşatılır.
Bazı durumlarda ise sertlik, dolgunluk kazandırılır. Bir tekstil ürününün tutumunu tanımlamada; yumuşak pürtüklü, kuru, ipeksi, kaba veya sert gibi terimler kullanılır.
Yaygın olarak tutumun belirtilmesi, elle yapılan deneylere dayanmakta ise de, bazı tutum özelliklerinin tayini için testler geliştirilmiştir. Ancak, yaygın değildir.
Günümüzde Türk Standartlarında da dahil olmak üzere tutumun nicelik olarak ölçülebildiği testler araştırılmıştır. Tutum testi için bir seri cihaz geliştirilmiştir.
6. TUTUMU ETKİLEYEN FAKTÖRLER
Tutum; birinci olarak elyaf türünden, daha sonra da iplik türü, kumaş yapısı, uygulanan terbiye işlemlerinden etkilenir.
Yumuşaklık ve sertlik, elyafın biçim bozulmasına karşı gösterdiği direnç ile meydana gelir. İplikte büküm ne kadar az ise, bu ipliklerle dokunmuş kumaşlar o kadar yumuşak olur.
Kumaşta atkı ve çözgü ipliklerinin bağlantı sayısı ne kadar az ise, kumaş o denli yumuşaktır. Örneğin; bez ayağı örgü ile dokunmuş bir kumaş, saten örgü ile dokunmuş bir kumaştan daha serttir.
Saten örgüde çözgü sıklığı daha fazla olmasına rağmen, bağlantı noktaları az olduğu için daha yumuşak tutum verir. Sert bükümlü ipliklerden, bağlantı sayısı yüksek örgü tipleri ile dokunmuş kumaşlar sert tutumludur. Apre maddeleri ile, çok yumuşaktan çok serte kadar değişik derecelerde tutum efektleri elde edilmektedir.
7. Pamukluda Tutum Apresi Çeşitleri
1. Yumuşaklık verme, kayganlaştırma,
2. Sertlik verme,
3. Ağırlaştırma, dolgunlaştırma.
8. YUMUŞATMA APRESİ
Pamuklu ön terbiye işlemleri ile, hidrofobluk veren yağ – mum gibi yumuşak tutum kazandırıcı maddeler kumaş üzerinden uzaklaştırılır. Böylece, mamul sert bir tutum kazanır. Bu nedenle; piyasaya sunulmadan önce alıcı isteği uyandırmak, kullanım rahatlığı vermek amacıyla yumuşatıcı maddelerle muamele edilirler.
9. Pamukluda Kullanılan Yumuşatıcı Maddeler
Yumuşatıcı maddeler, şişirici ve kayganlaştırıcı etki göstererek kumaşın belirli bir yumuşaklık ve dökümlülüğe sahip olmasını sağlarlar. Şişirici ve kayganlık arttırıcı etki gösterirler.
En basit olarak yumuşatıcı yardımcı maddeler; emülsiye edilmiş yağlardır. Ancak, günümüzde çok geliştirilmiş sentetik yumuşatıcı maddeler vardır. Bu ürünlerin temel maddeleri; sülfatlanmış yağ alkolleri, amonyum türevleri, polioksietilen türevleri, silioksanlar ve benzeri bileşikler.
Sentetik yumuşatıcılar;
1. Anyonik
2. Katyonik, pseudo katyonik
3. Non – iyonik
4. Amfoterik olmak üzere değişik karakterlerde üretilmektedir. Bunların bir kısmı yıkamaya dayanıklıdır.
Etki derecesine göre yumuşatıcı maddeler aşağıdaki gibi sıralanırlar:
1. Silikon elastomerler (en yüksek etki),
2. Normal silikonlar,
3. Katyonik yumuşatıcılar,
4. Pseudo katyonikler,
5. Non – iyonik, Amfoterik, anyonik yumuşatıcılar,
6. Stearin parafin emülsiyonları,
7. Polietilen emülsiyonları.
Yumuşatıcı maddelerin genelde uzun zincirli yapıları vardır (C 19 – 22). Karbon zincirinin uzaması, yumuşaklığın artışıyla doğru orantılıdır. Ancak kumaşın hidrofob olmasına yol açar. Bu yüzden; havlu, iç çamaşırı, vb. üretiminde yumuşatıcıların kullanımında dikkat edilmelidir.
Yumuşatıcı maddeler; materyale yumuşaklık kazandırma yanında, buruşmazlık apresinde ortaya çıkan mukavemet kaybını önleme ya da sert tutum verici maddelerle birlikte kullanılarak dolgunlaştırıcı efekt eldesinden kullanılırlar. Yaygın olarak, yumuşatıcılar piyasada; katı (payet, flake, flek), % 95’lik veya % 10 – 25’lik çözeltiler (emülsiyonlar) halinde satılır.
– 25’lik yumuşatıcı çözeltileri genelde asidiktir. Apre flottesi hazırlanırken, pH ayarında bu durum göz önünde bulundurulmalıdır.
Katyonik ve non-iyonik yumuşatıcılar payet halinde ya da ’lik (10 – 30 arası) emülsiyon halinde satılırlar. Emülsiyon halindeki yumuşatıcılar, daha pahalıya mal olmalarına rağmen, kullanım kolaylığı açısından tercih edilirler.
Silikonlar, – 30’luk silikon yağı emülsiyonu şeklinde bulunurlar. 0 silikon yağı pahalıdır ve emülsiyon haline getirilmeleri zordur. Özel emülgatörler ve reaktörler gerektirir. Silikon yağının faz olarak ayrışması uygulamada çok zor anlaşılır, ancak kuruyunca belirgin hale geçer.
Reçeteyi ucuzlatma amacıyla apre reçetesinde kullanılan diğer yardımcı maddeler, silikonun stabilizasyonunu bozabilir. Bu nedenle, madde halinde silikonun diğer yumuşatıcılarla karıştırılmasından kaçınılmalı, reçete karışımını apreciye bırakmalıdır.
Stearin – parafin emülsiyonları ’lik (15 – 30 arası) çözelti halinde stearik asit parafin emülsiyonu şeklinde satılır.
10. Pamuklu Yumuşatıcı Aprenin Uygulanması
Yumuşatıcıların mamulün kullanım amacına uygun olarak seçilmesi ve doğru uygulanması çok önemlidir.
Çektirme metoduna göre uygulanan işlemlerde, genel olarak katyonik yumuşatıcılar kullanılmaktadır. Bunun nedeni; katyonik yumuşatıcıların hemen, hemen tüm elyaflara karşı substantivite göstermeleridir.
Bunlar, kimyasal yapı olarak dördüncü dereceden (quaterner) amonyum türevleridir.
1. Boyama ya da ağartma sonrası en son durulama suyuna verilebilen yumuşatıcı maddeler katyon aktif karakterli,
2. Apre banyolarında verilen yumuşatıcı maddeler ise anyon aktif ya da non -iyonik karakterlidir.
Beyaz olarak kullanılacak tekstil malzemeleri için seçilecek yumuşatıcı maddelerin, oksidasyon özelliği ve sararma eğilimi olmamalıdır. Yumuşatıcı maddelerin bu tür özellikleri, apre sırasındaki kurutma ya da fikse sırasında ortaya çıkmaktadır. Non-iyonik yumuşatıcılar bu açıdan avantajlıdır. Tekstil malzemesinin yumuşatılmasında, yumuşatıcı maddelerin etkililiği kadar, materyalin doğal nemini içerip içermediği de önem taşır. Genel olarak, bir miktar nem, kumaşın yumuşaklığını arttırdığından, apre flottesine higroskopik maddeler ilave edilir. Örneğin; gliserin.
Yumuşatıcıların çoğu asidik ortamda uygulandıkları için, her ne kadar kurutma sırasında uçma olsa da yumuşatma sonrası kumaş pH’ı 5,5 – 6 olmaktadır.
Bunun, Eko-tex 100 standartları, insan sağlığı ya da depolamada elyaf korunması açısından herhangi bir sakıncası yoktur. İnsan vücudunun pH’ı 5,5 olduğu için bu pH’a yakın değerlerdeki tekstiller insan sağlığını etkilemez. Aşan değerler alerjiye neden olur. Eko-tex standartlarına göre pamuklu mamullerde pH değeri 4,8 – 7,5’tir.
11. SERT TUTUM APRESİ
Sert tutum apresi, özellikle pamuklu dokumalar için kullanılan, yıkamaya az dayanıklı apresidir. Kumaşlar, sertleştirici maddeler içeren apre çözeltisine sokulur ve apre maddesinin mamulün gözeneklerine yerleşmesi sağlanarak, istenilen tuşe elde edilir. Genellikle emdirme yöntemine göre, aplikasyon tercih edilir. Kazandırılan sertlik derecesi mamule göre değişir. Örneğin; tarlatan bir kumaşa verilecek sertlik ile opal bir kumaşa verilecek sertlik derecesi bir değildir.
12. DOLGUNLAŞTIRMA APRESİ
Açık yapılı pamuklu kumaşlarda, atkı ve çözgüler arasındaki boşlukların doldurulması için kaolin, talk gibi dolgunlaştırıcı maddelerle emdirme işlemidir.
12.1. Dolgunluk Sağlayıcı Maddeler
Bu amaçla, önceleri kaolin nişasta, talk nişasta kombinasyonu kullanılırken, günümüzdeki uygulamalarda nişasta stearin parafin emülsiyonu, poivinil asetat katyonik yumuşatıcı gibi kombinasyonlar kullanılmaktadır.
Kaolin, porselenin hammaddesidir, rengi sarımtıraktır, suda çözülmez. Bu renk kumaşa geçebilir.
Talk kullanılması halinde, kaoline nazaran daha yumuşak ve kibar bir tutum elde edilir. Talk, kimyaca bir magnezyum silikattır. Kaolin ve talk kumaşı tüllediğinden beyaz mamullerde kullanılırlar.
13. AĞIRLAŞTIRMA APRESİ
Ağırlaştırma, kumaşın daha ağır olması için yapılan apredir. Ağırlaştırıcı olarak, en fazla magnezyum sülfat (acı tuz) ve sodyum sülfat kullanılır.
Ağırlaştırma maddeleri tek başlarına kullanıldıklarında hoş olmayan gevrek tutum verdiklerinden, genellikle sertlik veya yumuşaklık kazandıran maddelerle birlikte kullanılırlar. Ağırlaştırma maddelerinin yüksek konsantrasyonlarda kullanılması yaygın değildir.
14. DÖKÜMLÜLÜK KAZANDIRMA
Bir kumaşın dökümlülüğü, kumaşın bir manken ya da vücut üzerinde ne şekilde sarktığı, asılı duruşu, sarması, şekli, kalıbı, plisi , büzgüsü, kırması ya da akışının ne şekilde olduğu ile ilgilidir. Tüm kumaşlar belli bir dökümlülüğe sahiptir. Bununla beraber, her kumaşın dökümü ve asılı duruşu değişir.
Pamuklu elyafı, viskon ya da ipek gibi güzel bir dökümlülüğe sahiptir. Dökümlülük kumaşın yoğunluğu, gramajı ve yumuşaklığı ile ilgilidir.
Yumuşatıcı maddelerin bir çoğu kumaşın dökümlülüğünü de iyileştirir. Özellikle silikonlu apre maddeleri bu konuda mükemmeldirler. Kumaşa dolgun bir yumuşaklık verirler. Ancak, katyonik yumuşatıcılarda elde edilen etki kullanılan miktara bağlı olarak değişebilmekte, kumaşta dolgun olmadan aşırı bir yumuşaklık gözlenmektedir.
Sanfor işleminin, kumaşın son tutumunu iyileştirme ve dökümlülük kazandırma açısından önemi büyüktür. Dökümlülük, kumaşın sıçrama efekti ile de ilgilidir.
15. DİKİŞ KOLAYLAŞTIRICI APRE
Dikiş kolaylaştırıcı apre, dikiş ipliğinin hareketini ve/veya iğnenin kumaşa saplanmasını kolaylaştırmak için, ipliklere ya da kumaşlara veya her ikisine uygulanan bir apre şeklidir.
Pamuklu dokuma kumaşlara, dikiş işleminin problemsiz olarak devam etmesi için yapılır.
Bu aprenin amacı, kumaşlara ve dikiş ipliklerine verilen zararın azaltılması veya dikiş iğnesinin fazla ısınmasının önlenmesidir. Kimyasal ve diğer apre işlemleri ile gevrekleşen kumaşlar, denim gibi ağır kumaşlarda dikiş apresi şarttır.
Dikiş apreleri, kayganlaştırıcı maddelerin uygulanmasını gerektirir. Genel olarak kumaşta yumuşak bir efekt isteniyorsa, yumuşatıcı apreler kayganlaştırıcı özellik de kazandırdıklarından dikiş kolaylığı sağlamak için ilave bir apre yapılmaz. Ancak, yumuşak bir tutum isteniyorsa, dikiş kolaylaştırıcı apre gerekir. Bu durumda, polietilen emülsiyonları çok uygundur. Polietilen emülsiyonlarında yumuşatma etkisi az, kayganlaştırma etkisi fazladır. İğne ısınmasını da engeller.
Silikon kullanımı da bu amaçla uygundur. Silikonlar kumaşa aşırı bir yumuşaklık vermezler. Kibar ve dökümlü bir yumuşaklık kazandırırlar. Kumaşa kayganlık verdikleri için dikiş işlemini kolaylaştırırlar.
Denim kumaşlar için dikiş kolaylığı sağlayıcı kumaş apresi (Gemsan):
15 – 30 gr/lt Dikiş kolaylığı apresi, Gemsol DNK 150
15 – 30 gr/lt Non – iyonik yumuşatıcı, Gemsoft 2G
5 – 7 gr/lt Islatıcı, Gemsol RWN – New
10 – 15 gr/lt Nişasta
Asetik asitle pH 4 – 5
Fularda emdirme Kurutma
16. BURUŞMAZLIK APRESİ
Buruşmazlık, bir tekstil kumaşının kullanım sırasında oluşan buruşukluklara karşı direncini ve onlardan kurtulma kabiliyetini ifade eder. Özellikle, pamuklu, keten, rejenere selüloz (vizkon, rayon) kumaşlar buruşmaya hassas kumaşlardır. Genelde sentetiklerin ve yün, moher gibi doğal protein elyafının buruşmazlık özellikleri daha iyidir.
Buruşmazlık apresi selüloz esaslı kumaşların kullanım özelliklerinin gelişmesi için önem taşır. Bu tür işlem; buruşmazlık sağladığı kadar, mamulün deformasyonunu önler ve selüloz/sentetik karışımlarında pilling oluşmasının azalmasına da neden olur. Boyutları stabil, yani az çeken kumaşlar elde edilir.
Bu durum; buruşmazlık apresinin liflerin şişmesini azaltmasından kaynaklanır. Kuru buruşmazlık işlemi görmüş kumaşta şişme değeri, yani yapısında tutabildiği su miktarı yarı yarıya azalmaktadır. Örneğin; normal bir pamukta şişme değeri % 42 – 45 civarında iken, buruşmazlık işlemi sonunda bu değer % 18 – 24 civarına düşmektedir. Dolayısıyla buruşmazlık işlemi, kumaşa aynı zamanda çekmezlik özelliği de kazandırmaktadır.
17. KOLAY BAKIM APRESİ
Sentetiklerde var olan kırışmazlık, daha az buruşurluk, kolay ütülenebilirlik ve kirlerin kolay çıkarılması gibi özelliklerin selüloz veya hayvansal liflerden oluşan mamullere verilmesini sağlayan, terbiye işlemlerinin tümüne denir.
Pamuklu kumaşlarda; ıslak asılmaları halinde, çabuk ve kırışıksız halde kurumasını sağlayan apre işlemi için kullanılan, genel deyimdir. Yine de oluşan hafif kırışıklıklar, hafif bir ütülemeyle kaybolur.
Daha geniş anlamda; bakım kolaylığını, yıkama dayanımını, ve çamaşır makinesine dayanımı, çabuk ve az kırışıklı kurumayı, buruşmazlığı, kir ve leke iticiliği, kalıcı ütü aprelerini kapsar. Bu apre çeşitleri için geniş bilgiler, ilgili başlıklarda verilmiştir.
18. YIKA – GİY APRESİ, ÜTÜ İSTEMEZ APRE
“Yıka ve giy” terimi, kolay bakım apre işlemine sahip kumaşlar için t