Şanghay'dan Bakınca (2. Bölüm)
"Yeniden konumlanma temel sorunumuz"
Uluslararası Tekstil Sanayicileri Federasyonu (ITMF) Şanghay Konferansı'nda tekstil ve hazır giyim sanayilerinde son on yılda üretim ve ticaretin yapısında köklü değişmelerin yaşandığı, yeni bir dünya kurulduğu, koşulları uygun olan ülkelerinde bu yeni oluşumda yerlerini almak için çabaladıkları net bir şekilde ortaya kondu.
Konferansı dikkatle izleyenlerin netleşen bir başka algısı da, dünü yarına taşımak için "yeniden konumlanma" konusunda özenli, disiplinli, paylaşımcı bir anlayışla, ortak değerler üzerinde netleşme gereği idi. Eğer, her kafadan bir ses çıkar, bir ortak dil yaratılamaz, bir ortak irade ortaya konmazsa bu yarışta yerimizin olmayacağı çok açıktı.
Tekstil ve hazır giyim sanayimizi değişen iş çevresinde yeniden konumlandırılmasının gerek ve yeter şartlarını birlikte ele almak gerekiyor. Bu bizi zihni modelimizi ve onun varsayımlarını sorgulama noktasına taşıyor. Bu bağlamda, Şanghay konferansında Milano Üniversitesi'nden Prof. Dr. Giuliano Noci, Wal-Mart'ta satın almalardan sorumlu Chieh Chen, Devanlay Lacoste'nin Asya satın almalarından sorumlu Badis Kouidrat, Hindistan'daki Teknopark Gurgaon yöneticisi Arvind Singhphal'in değerlendirmelerinden çıkardığımız sonuçları başlıklar halinde özetlersek, yeni yol haritası ve yeniden konumlanma yapabilmek için aşağıdaki konuların titizlikle irdelenmesinin gereği üzerinde birleşebiliriz:
· Sektörün emek-yoğun karakteri, işgücü maliyetine bağımlılığı, zaman içinde yer değiştirme eğiliminin gözlenmesi,
· Yüzde 95 küçük ölçekli işyerlerine dayalı bir yapının var olduğunun gözden ırak tutulmaması,
· Olgunluk dönemi üretim alanları arasında yer almanın unutulmaması,
· Ar-Ge ve inovasyon ihtiyacı ile küçük ölçekli yapı arasındaki paradoksa dikkat edilmesi,
· Ölçek sorunu, fiyat-maliyet dengesi, deneyim ve yoğunlaşma, stratejik yönetim, fonlama ihtiyacı vb. sorunların bir bütün içinde ele alınması,
·Dışa ve dünyaya açık yapı ve ülkeler arasında işbirliğinin önemi,
· Ölçek avantajları ile küçük yapının esneklik ve hız olanaklarının birlikte ele alınması,
· Tüketici-odaklı iş yapma anlayışının ve örgütlenmelerin geliştirilmesi,
· Yeni tüketim ortaklıkları, yeni satın alma ve pazarlama algılamasının netleştirilmesi,
· Teknolojideki ana eğilimlerin ve marjinal gelişmelerin yakından izlenmesi,
· Partnerlerle işbirliğinde hız ve erişim, teknolojik değişikliklere uyum, tüketiciyi tatmin eden arz zincirinin işlerliğinin sağlanması vb.,
· Çevre sorunlarının, marka ve imaj yaratmanın, tüketici güvenini kazanmanın arka planına dikkat edilmesi vb...
"Farklı düşünün"
Tekstil ve hazır giyim sanayiinde, organik enerji döneminin, sanayi devrimi sonrasının düşünce kalıplarının köklü biçimde değiştiğini fark etmek gerekiyor. Uzmanlar, "eğilimleri" çok iyi gözlemenin, "değer perakendeciliğinde" gelişmeyi yakalamanın, "tekstil ve hazır giyim stratejilerini" geliştirmenin özünü "farklı düşünmemin" oluşturduğunu ısrarla vurguluyor.
ITMF Başkanı Halit Narin'in konferansta ve özel oturumlarda altını çizdiği gibi, "...taleplerimizi dünya gerçeğinden kopuk, kendi özel koşullarımızı aşırı değerlendiren, kendi kafamızda kurulan bir denge üzerine oturmayan bir anlayışla ulu orta sunmamak" gerekiyor.
Eğer ekonominin aktörleri olan devlet, girişimciler ve sivil inisiyatifler, bilgiye dayalı ciddi fikirleri, sloganların önüne koyamaz, geçmişten getirdiğimiz ve konjonktüre göre değişen ve çelişen talepleri bir "ortak iradeye" dönüştüremezsek, doğru bir "konumlanma yapamayacağımız" ve bizi dünden geleceğe taşıyacak "yol haritalarına" sahip olamayacağımız anlaşılıyor.
Farklı düşünmek zorundayız; çünkü Çin, Hindistan, Türkiye, ABD, Brezilya, Tayland ve Fransa'nın tekstil makine ihracatı ve ithalatına baktığımızda - ITMF yöneticisi Schindler'in konferans sunumunda ayrıntılı rakamlar yer aldı- kızışan, derinleşen, farklılaşan ve yoğunlaşan rekabetin boyutlarını somut biçimde algılayabiliyoruz. Tekstil ve hazır giyim endüstrisinde odağın Asya ülkelerine kaydığı çok net. Teknik tekstil konusunda gelişmiş ülkeler varlıklarını sürdürse de, bu konuda Asya-odaklı bir gelişmeyi gözden ırak tutmamalıyız.
Tekstil ve hazır giyim alanında bir "ortak iş istihbaratı" ve "erken uyarı mekanizması" oluşturmak kadar, o mekanizmaları "dinamik" işleyişle yararlı hale getirmenin hayati önemini kavramalıyız. Son çözümlemede, farklı düşünmek, işbirliği ve dayanışmayı geliştirmek, ortak değerlerimizi bir ortak iradeye dönüştürerek sektörün sorunlarını çözmek zorundayız. Şanghay'daki tartışmaların esinlediği düşüncelerden çıkardığımız dersler kısaca bu noktalarda yoğunlaşıyor.
Yapı, işlev ve içerik
Şanghay'da ITMF Konferansı'nda "teknik tekstil" konusunda dört bildiri sunuldu. Bu bildirilerde vurgulanan hususları birkaç başlıkta toparlayabiliriz:
Birincisi, uygulama alanının hızla genişlediği idi.
İkincisi, Çin'de teknik tekstildeki gelişmenin hızlandığı, ağırlıklı olarak bu ülkeye kayması idi.
Üçüncüsü, teknik tekstilin ürünün bileşenlerini, görüntü ve albenisini, işlevini, işleme kolaylığını, maliyetini değiştirmesiydi.
Dördüncüsü, Çin'in teknik tekstil konusunda eğitime özel önem verildiğini gösteriyordu. Beşincisi, teknik tekstilin ABD ve AB odağından Asya'ya kaydığını kanıtlıyordu.
Nereden bakılırsa bakılsın, tekstil ve hazır giyim sektöründe teknik içerik, coğrafi yoğunluk, üretim anlayışında değişiklik, pazarlama ve satış algılamasında yenilik, rekabet anlayışında farklılık sektörde var olmayı bugünden yarında farklı bir düzleme taşıyordu.
O nedenle, Şanghay ITMF Konferansı'nda, konunun dışından bakan bir insan olarak, "yeni konumlanmayı becerebilmenin" çok önemli olduğunu anladım. Bu nedenle, "günlük çıkarları aşan kaliteli fikirlere" ihtiyacımız olduğu kanısı zihnimde iyice yerleşti.
istekobi.com
