“TEKSTİL SEKTÖRÜNDE ENTEGRE KİRLİLİK ÖNLEME VE KONTROL TEBLİĞİ”
VE
TEMİZ ÜRETİM
BİLGİ NOTU
Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı
Mart 2012
AB ENTEGRE KİRLİLİK ÖNLEME VE KONTROL DİREKTİFİ (EKÖK)
Avrupa Birliği çevre mevzuatının sanayi açısından en önemli bileşenlerinden birini 1996 yılında yayımlanan
“Entegre Kirlilik Önleme ve Kontrol Direktifi (EKÖK) (IPPC 96/61/EC)” oluşturmaktadır. Direktif, entegre
kirlilik önleme ve kontrolü sağlamak amacıyla, çeşitli endüstriyel tesisler için oluşturulacak izin sistemi ile
ilgili gereklilikleri ortaya koymaktadır. İzinler, direktifin ikinci maddesinde tanımlanan Mevcut En İyi
Teknikler (MET) (Best Available Techniques-BAT) kavramını esas almaktadır. Avrupa Komisyonu tarafından
MET’lerin detaylı olarak kapsandığı referans dokümanlar (BAT Reference Documents-BREF) hazırlanmıştır.
IPPC kapsamında yer alan tesislerin işletme izni alabilmeleri ve aynı zamanda çevresel performanslarını
optimize etmeleri için MET’leri uygulamaya geçirmeleri gerekmektedir. EKÖK Direktifi birkaç kez revize
edilmiş son olarak ise 2010 yılında yayımlanan ve yedi adet ayrı sektörel direktifi kapsayan “Endüstriyel
Emisyonlar Direktifi (2010/75/EC)” kapsamına alınmıştır. Endüstriyel Emisyonlar Direktifi ile MET’ler ve
referans dokümanlarının (BREF) rolü güçlendirilmiştir. İzin koşullarında MET temelli emisyon limit
değerlerinin bir şart olarak getirilmesi ve bu kapsamda referans dokümanların kullanılması etkin hale
getirilmiştir.
EKÖK ve Endüstriyel Emisyonlar Direktiflerine uyum süreci, Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından 2003
yılında başlatılmış ve çeşitli projeler kapsamında halen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından
yürütülmeye devam etmektedir. Bu kapsamda atılan en önemli adımlardan biri Aralık 2011’de yayımlanan
Tekstil Sektöründe Entegre Kirlilik Önleme ve Kontrol Tebliği’dir. Bu tebliğ, Türkiye’de Temiz Üretim
konusunda ilk yasal düzenleme olma özelliğini taşımaktadır. Tekstil sektörü ile başlatılan bu sürecin imalat
sanayinde faaliyet gösteren diğer sektörlere de aktarılması beklenmektedir.
TEKSTİL SEKTÖRÜNDE ENTEGRE KİRLİLİK ÖNLEME VE KONTROL TEBLİĞİ
“Tekstil Sektöründe Entegre Kirlilik Önleme ve Kontrol Tebliği” 14 Aralık 2011 tarih ve 28142 sayılı T.C
Resmi Gazetesi’nde yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Hükümleri, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından
yürütülen Tebliğ, kurulu kapasitesi 10 ton/gün üzerinde olan yıkama, ağartma, merserizasyon, haşıllama,
baskı, haşıl sökme ve benzeri ön işlem, boyama ve son işlemlerin gerçekleştirildiği tekstil işletmelerini
kapsamaktadır. Amacı tekstil faaliyetlerinin çevreye olabilecek olumsuz etkilerinin en aza indirilmesi ve
Temiz Üretim teknolojilerinin kullanılması olarak belirtilen tebliğde tekstil sektöründe faaliyet gösteren
tesislerin, kendilerine uygun MET’leri içeren Temiz Üretim Planını (TÜP) hazırlamaları ve bu planda
belirtilen uygulama ve hedefleri hayata geçirmeleri beklenmektedir. Tebliğ kapsamındaki önemli maddeler
ve getirilen yükümlülükler aşağıda özetlenmektedir.Mevcut En İyi Teknikler (MET)
- Kirliliğin ve çevre üzerindeki etkilerin önlenmesi, bunun mümkün olmadığı durumlarda en aza
indirilmesi amacıyla tasarlanmış teknikleri içermektedir.
- Tebliğe ek olarak hazırlanmış dokümanlarda bu teknikler aşağıda belirtilen 3 ana kategoride
sınıflandırılmıştır.
1. Tesis İçi MET Uygulamaları
- Genel uygulamalar
- Çeşitli tekstil üretim prosesleri için uygulamalar
- Ayrık atıksular, atıklar için uygulamalar
2. Atıksular için Boru Sonu MET Uygulamaları
- Atıksuların Boru Sonu Arıtımı ve Tesis İçi Geri Kullanımı
3. Emisyon ve Atık Yönetimi MET Uygulamaları
- Gaz emisyonları
- Atıklar
Temiz Üretim Planı
- Tesislerin hazırlayacakları Temiz Üretim Planlarında
- Firmanın üretim proses akım şemasının
- Üretim prosesi girdi ve çıktılarının (hammadde, yardımcı maddeler, su, enerji, atık, atıksu vb.)
- Tesislerin uygulamak zorunda oldukları MET'lerin (Kostik geri kazanımı ile ilgili C.2.1.1 ve C.2.1.2 maddeleri)
- Tesislerin uygulamaya karar verdikleri MET'lerin
- Tesislerin Temiz Üretim hedeflerinin
- Tesislerin ana performans göstergeleri cinsinden hedeflerinin (birim üretim başına su tüketimi, birim üretim başına enerji tüketimi, birim üretim başına atıksu miktarı, vb.)
sunulması gerekmektedir.
- Mevcut tesislerin 31 Aralık 2012 tarihine kadar hazırlayacakları Temiz Üretim Planları’nı İl Çevre ve Şehircilik Müdürlükleri'ne sunulması gerekmektedir.
- Temiz Üretim Planlarının her 5 yılda bir revize edilerek İl Çevre ve Şehircilik Müdürlükleri'ne tekrar
sunulması gerekmektedir.
Gelişme Raporu
- Tesislerin hazırlayacakları gelişme raporlarının
- Tesislerin Temiz Üretim Planlarında yer verdikleri MET'lerin uygulanması sonucunda sağladıkları ilerlemelerini
- Tesislerin Temiz Üretim Planlarında yer verdikleri Temiz Üretim hedeflerine ne ölçüde
ulaştıklarını kapsayacak şekilde hazırlanması gerekmektedir.
- Tesislerin gelişme raporları her yıl hazırlayarak Planları'nı İl Çevre ve Şehircilik Müdürlükleri'ne sunması gerekmektedir.
Temiz üretim uygulamaları ile, doğal kaynak ve kimyasal tüketiminde, karbon salımlarında, atık/atıksu
oluşumunda ve atık yüklerinde önemli seviyelerde azalma sağlanmaktadır. Tekstil Sektöründe Entegre
Kirlilik Önleme ve Kontrol Tebliği ile Türkiye’deki tekstil firmalarında Temiz Üretim uygulamalarının
yaygınlaşacağı ve diğer sektörler için de örnek teşkil edeceği öngörülmektedir.TTGV VE TEMİZ ÜRETİM FAALİYETLERİ
Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı, misyonu çerçevesinde ülkemizdeki teknolojik inovasyon faaliyetlerini
desteklerken ekolojik sistemin korunması ve sürdürülebilirlik perspektifiyle çevre alanında da etkin bir
şekilde faaliyet göstermektedir. Bu kapsamda ulusal ve uluslararası paydaşlarla yaptığı işbirlikleri
sayesinde sanayi başta olmak üzere farklı sektörlere yönelik projeler ve programlar yürütmekte, sanayi
kuruluşlarının geliştirdiği çevre projelerine finansman desteği sunmaktadır. Belirtilen proje ve
programların odaklandığı en önemli alanlardan bir tanesini Temiz Üretim uygulamaları ve bu
uygulamaların ulusal çapta yaygınlaştırılması oluşturmaktadır. Sanayi odaklı yürütülen bu proje ve
programlarda tekstil sektörünü de içeren farklı sanayi sektörleri üzerine çalışılmaktadır. TTGV’nin Temiz
Üretim konusu ve/veya tekstil sektörüne yönelik olarak yürüttüğü çalışmalar aşağıda özetlenmiştir.
- Türkiye’de Temiz Üretim Uygulamalarının Yaygınlaştırılması için Çerçeve Koşulların ve Ar-Ge
İhtiyacının Belirlenmesi Projesi
2009 yılında, Çevre ve Orman Bakanlığı, ülkemizde temiz (sürdürülebilir) üretimin yaygınlaştırılmasına
yönelik bir yol haritası için altyapının oluşturulması amacıyla, “Türkiye’de Temiz Üretim Uygulamalarının
Yaygınlaştırılması için Çerçeve Koşulların ve Ar-Ge İhtiyacının Belirlenmesi Projesi”ni başlatmıştır. Proje,
Çevre ve Orman Bakanlığı adına TTGV tarafından Prof. Dr. Göksel Demirer danışmanlığında yürütülmüştür.
Projede ülkemizdeki “temiz (sürdürülebilir) üretim” konusu ile ilgili mevcut durumun, “kapasite, kaynak,
yasal düzenleme, teşvik mekanizmaları ve yapılan çalışmalar” bağlamında değerlendirilerek, uluslararası
uygulamalar ile karşılaştırılması ve ülkemiz ihtiyaç ve koşulları doğrultusunda önerilerin oluşturulması
hedeflenmiştir. Proje kapsamında gerçekleştirilen sektörel önceliklendirme çalışması kapsamında tekstil
sektörü, Türkiye’de Temiz Üretim uygulamaları açısından öncelikli ilk beş sektör arasında yer almıştır.
Proje kapsamında hazırlanan rapora www.ttgv.org.tr/tr/temiz-uretim adresinden erişilebilmektedir.
- UNIDO Eko-Verimlilik (Temiz Üretim) Programı
UNIDO Eko-verimlilik (Temiz Üretim) Programı kapsamında, sanayide Temiz Üretim ve eko-verimlilik
konularındaki kapasitenin geliştirilmesi, pilot uygulamaların gerçekleştirilmesi ve ulusal bazda
yaygınlaştırılması hedeflenmiştir. UNIDO Eko-Verimlilik Programı’nın odağını, “üretimde su tüketiminin
azaltılması” oluşturmuştur. Ulusal kapasitenin güçlendirilmesi, ulusal uzmanların yetiştirilmesi ve ortauzun vadede işbirliği içerisinde çalışılacak bir ağyapının geliştirilmesi amacıyla iki aşamalı bir eğitim
programı düzenlenmiştir. Bu faaliyetlerin yanı sıra programın en önemli bölümlerinden biri olarak öncelikli
sektörlerde faaliyet gösteren 6 firmada ekoverimlilik pilot uygulamaları hayata geçirilmiştir.
Gerçekleştirilen bu örnek uygulamalar ile yılda yaklaşık 800.000 m
su tasarrufunun yanı sıra hammadde,
enerji ve iş gücü kullanımında verimlilik artışı sağlanmış ve ürün kalitesinde de iyileşmeler elde edilmiştir.
Pilot uygulamaların gerçekleştirildiği sektörlerden biri de tekstil sektörüdür. Bayan giyimlik kumaş üretimi
yapmakta olan bir firmada boyama ve apreleme proseslerinde su tüketimini azaltma yönünde
uygulamalar hayata geçirilmiştir. Bunun yanı sıra ilgili proseslerde kullanılmak üzere yumuşak su üreten
iyon değiştirici reçine sisteminde de teknoloji değişikliğine gidilmiştir. Tekstil Sektörün Entegre Kirlilik
Önleme ve Kontrol Tebliği’nde belirtilen MET’ler ile de uyumlu söz konusu uygulamalar ile önemli
miktarda su tüketiminin önüne geçilmiştir (%54 su tasarrufu). Su tasarrufunun yanı sıra özellikle sıcak su
üretimi için kullanılan enerjiden de tasarruf edilmiş ve verim artışı sağlanmıştır. Sağlanan enerji verimliliği
ile yıllık doğalgaz (%21,5) ve elektrik tüketimi (%0,5) azaltılmış, dolayısıyla karbondioksit (CO2) salımı
azaltılmıştır (879,6 ton CO2/yıl). Öte yandan su yumuşatma sisteminde sağlanan iyileşmeler neticesinde
yüksek oranda tuz tasarrufu elde edilmiştir (%67).
Program ve uygulamalar hakkında detaylı bilgiye www.ekoverimlilik.org adresinden erişilebilmektedir.
- Türkiye’de Tekstil Sektöründe KOBİ’ler için Sürdürülebilir Ağlar ve İlişkiler Zinciri Oluşturulması
Birleşmiş Milletler Programı
Türkiye’nin Tekstil, Hazır Giyim ve Deri Sektörü Stratejisi’nde yer alan, sektörde üretimin, inovasyonun,
kurumsal sosyal sorumluluğun ve sürdürülebilirliğin sağlanması ilkeleri gözetilerek hazırlanan Program’da tekstil sektöründe kurumsal sosyal sorumluluk yaklaşımının benimsenmesi ve buna yönelik farkındalığın ve
kapasitenin geliştirilmesi de hedeflenmiştir. Kurumsal sosyal sorumluluk yaklaşımının en önemli
boyutlarından biri de çevre yönetimi olup, bu kapsamda kaynak verimliliği, Temiz Üretim, vb. kavramlar
gündeme gelmektedir.
BM Ortak Programı kapsamında, çevre yönetimi ve Temiz Üretim konuları kurumsal sosyal sorumluluk
yaklaşımının bir boyutu olarak ele alınmıştır. Hedef bölgede faaliyet gösteren firmaların çevre yönetimi ve
Temiz Üretime yönelik mevcut durumları belirlenmiş, büyük firmaların kurumsal sosyal sorumluluk
kapsamında çevre ile ilgili yaklaşım ve talepleri değerlendirilmiş, mevzuat, finansal mekanizmalar, Ar-Ge,
teknik destek vb. çerçeve koşulları belirlenmiştir. Bu kapsamda “Tekstil Sektöründe Entegre Kirlilik
Önleme Tebliği” de değerlendirilmiş, tebliğ kapsamına giren firmaların hazırlaması gereken Temiz Üretim
Planlarına da vurgu yapılmıştır. Ayrıca, çevre yönetimi ve Temiz Üretim konularında en iyi uygulamalara
veya iş modellerine konu olan işletmeler belirlenerek örnek teşkil eden yönleri değerlendirilmiştir. Buna
paralel olarak, tekstil firmalarında kurumsal sosyal sorumluluk bilincinin artırılmasına ve çevre yönetimi
çalışmalarına yönelik kapasite geliştirme, eğitim ve danışmanlık çalışmaları devam etmektedir. Program
uygulamaları hakkında detaylı bilgiye
http://www.ttgv.org.tr/tr/kurumsal-sosyal-sorumluluk-ve-cevre
adresinden erişilebilmektedir.