Bölgenin Önemi...
Bazı zenginlikler vardır ki değerini ancak onları kaybetmeye başladığımızda anlarız. Genelde ülkemiz, özelde ise Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin sahip olduğu tarım, tekstil, ticaret ve maden işte bu zenginlikler arasında yer alıyor. Turizm ise bu bölgelerde henüz yeni farkına vardığımız büyük bir potansiyeli barındırıyor.
Turgut Özal'ın başlattığı ekonomi hamlesinin temelini oluşturan sanayileşme süreci ile birlikte ülkemizde geri planda kalmaya başlayan ve günden güne kan kaybeden tarımın önemini milyarlarca dolarlık tarım ürününü ithal etmek zorunda kalınca anladık. Bir zamanlar kendine yeten bir ülke iken uygulanan yanlış politikalar sonucu gelinen nokta ekonomik kriz sonucu daha da ön plana çıktı. Oysa Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde dünyanın en kaliteli mercimeği ve durum buğdayı yetişebiliyor. Bu değerli ürünlerin kıymetini ancak ithalat yapmak zorunda kalınca anlayabildik. Halbuki Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki çiftçilerimizin doğru şekilde desteklenmeleri ve üretim konusunda bilinçlendirilmeleri halinde bu alanda ithalata bağımlı hale gelmemiz söz konusu olmazdı.
Bu tabloyu yeniden başarı hikayesine çevirmek elimizde. Nitekim Malatya'nın kayısısı, Mardin'in gümüş telkarisi, Diyarbakır'ın karpuzu, Gaziantep'in fıstığı, Şanlıurfa'nın isotu, Adıyaman'ın üzümü, Erzurum'un oltu taşı, Elazığ'ın orcik şekeri büyük bir üretim ve ihracat potansiyeline sahip. Üstelik bu ürünlerin işlenip tüm dünyaya ihraç edildiği üretim tesisleri de aynı bölgelerde yer alıyor.
Turizm de son yıllarda farkına varıp önem vermeye başladığımız bir diğer sektör konumunda. Dünyanın en eski yerleşim bölgelerinin yanı sıra büyük kültürel zenginliğe sahip olan bölgemizde son zamanlarda turizm sektöründe önemli yatırımlar gerçekleştiriliyor. Özellikle kültürel turizm ile zengin mutfak kültürünün ön plana çıkarılmasını sağlayan müze, yıldızlı ve butik otel yatırımları, altyapı modernizasyonları gibi çalışmalar bölgeye gelen turist sayısını daha da artırıyor. Tüm bu olumlu gelişmeler sonucunda bölgemizdeki turizm istihdamının büyük hızla artacağı ümidini taşıyoruz.
Ticaret ise yüzyıllardan bu yana bölgenin en önemli gelir kaynağı konumunda. Geçmişte kervanlarla yoğun biçimde gerçekleştirilen ticaret, günümüzde de Irak başta olmak üzere Ortadoğu ülkeleri, Türk Cumhuriyetleri ile artan bir oranda yapılıyor. Son yaşanan ekonomik krizden tüm dünyada en az etkilenenlerin Arap ülkeleri oluşu, bu bölgelere ihracat gerçekleştiren bölgemiz illeri için bir avantaj teşkil etti. Nitekim son bir yılda Irak başta olmak üzere bölgemiz illerinde Arap ülkelerine yapılan ihracatın önemli oranda arttığını görüyoruz.
Yaşadığımız toprakların altının da tıpkı üzerinde olduğu gibi önemli zenginlikler barındırdığını hepimiz biliyoruz. Mermer başta olmak üzere petrol, bakır gibi madenlerin bulunduğu bölgemizin bu potansiyelinin gün yüzüne çıkarılarak ekonomiye katma değer sağlaması çalışmaları da sürüyor. Maden yatırımcıları bölgemizde önemli işlere imza atıyorlar.
Bölgemizde tarım, turizm, tekstil, ticaret ve maden alanlarındaki başarı hikayeleri saymakla bitmez. Bölgemizdeki girişimcilere düşen, merkezi yönetimin de desteğiyle bu potansiyeli hayata geçirip, hem kendileri hem de ülkemiz için en iyisini yapmaktır.
e-textilemagazine.com
